22. Hukuk Dairesi Esas No: 2020/1010 Karar No: 2020/3109 Karar Tarihi: 20.02.2020
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2020/1010 Esas 2020/3109 Karar Sayılı İlamı
(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2020/1010 E. , 2020/3109 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılardan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti: Davacı, iş sözleşmesinin emeklilik sebebi ile sona erdiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, yıllık izin, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatili alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı, davanın reddini istemiştir. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalılar tarafından temyizi üzerine Dairemizce sair temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, davalı şirketin ıslaha karşı zamanaşımı def"inden davalı Bakanlığın da faydalanması gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Bozmaya uyan Mahkemece, aldırılan bilirkişi ek raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz: Kararı davalılardan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekili temyiz etmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı Bakanlık vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. Somut olayda; bozmaya uyan Mahkemece aldırılan ve hükme esas teşkil eden bilirkişi ek raporunda fazla çalışma ve genel tatil alacakları yönünden 01.01.2019 – 06.09.2013 tarihleri arasındaki dönem için hesaplama yapıldığı anlaşılmaktadır. Islah talebi 07.10.2014 tarihi olduğundan, ıslaha karşı zamanaşımı def"i dikkate alınırken 07.10.2009-06.09.2013 tarihleri arasındaki dönem için hesaplama yapılması gerektiği ve bozmadan önceki kararın davacı tarafından temyiz edilmediği göz önünde bulundurulduğunda, belirlenen tutarların davalılar lehine usuli kazanılmış hak oluşturduğu gözetilmeden karar verilmesi isabetli olmamıştır. Usuli kazanılmış hakka aykırı şekilde ve hatalı hesaplama içeren bilirkişi raporuna itibarla hüküm kurulması hatalı olup yeniden bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, 20.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.