Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/10171
Karar No: 2021/8513
Karar Tarihi: 06.12.2021

Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/10171 Esas 2021/8513 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2019/10171 E.  ,  2021/8513 K.

    "İçtihat Metni"



    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle yaralama


    Taksirle yaralama suçundan sanık ve katılan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii, katılan sanık ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Olay günü saat 21:30 sıralarında, sanığın sevk ve idaresindeki aracı ile meskun mahalde, gece vakti 12 metre genişliğindeki iki yönlü asfalt kaplama yolda seyir halindeyken, olay mahalli kontrolsüz kavşağa geldiğinde kavşaklarda geçiş önceliğine uymayarak kavşak alanında dönüş yapmaya çalıştığı sırada, katılan sanık sürücü ..."in sevk ve idaresindeki motorsikletle çarpışması sonucu, katılan sanık ..."in basit tıbbi müdahale ile giderilir şekilde, motorsiklette yolcu olarak bulunan katılan ..."in ise hayati tehlike geçirecek, yüzünde sabit ize, duyularından veya organlarından birinin işlevinin yitirilmesine neden olacak şekilde yaralanması ile sonuçlanan olayda; sanığın asli kusurlu, katılan sanık ..."in tali kusurlu olduğunun kabul ve tespit edildiği anlaşılarak yapılan incelemede;
    I-Sanık ..."ın mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik, sanık müdafii, katılan sanık ve katılan vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin eksik incelemeye, kusur tespitine, keşif yapılması gerektiğine, kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna; katılan sanık ..."in sanık ..."in olayda tam kusurlu olduğuna ve sanık hakkında eksik ceza verildiğine; katılan vekilinin sanığa az ceza verildiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-Taksirle işlenen suçlarda iştirak hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilerek, yargılama giderinin her bir sanığa sebebiyet verdikleri tutar kadar ayrı ayrı yükletilmesine karar verilmesi gerekirken, yargılama giderlerinin eşit olarak tahsiline karar verilmesi,
    2-Dosya içerisinde yer alan sürücü belgesi bilgilerine göre, sanık ..."ın aynı belge numarası altında A2, B sınıfı sürücü belgesinin bulunduğu, sanık ..."ın sevk ve idaresindeki otomobil ile kazaya sebebiyet verdiği, belirtilen sürücü belgelerinden sadece B sınıfı belge ile otomobil kullanılmasının mümkün olduğu anlaşılmakla, sanık ... hakkında TCK"nın 53/6. maddesindeki hükümlerin uygulanmasına karar verilirken yargılamaya konu kazayı idaresindeki otomobil ile yaptığı gözetilerek, sadece otomobil kullanılmasına imkan veren B sınıfı sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi;
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu hususlarda aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün TCK"nın 53/6. maddesinin uygulanmasına ilişkin altıncı paragrafına “B sınıfı” ibaresinin eklenmesi, yargılama giderlerine ilişkin paragrafta yer alan "eşit miktar olan" ibaresinin çıkarılarak yerine, "sebebiyet verdikleri oranda" ibaresinin yazılması ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA;
    II-Katılan Sanık ..."in mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik, katılan sanık ve katılan vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
    Katılan sanık ..."e isnat edilen eylemin, 5237 sayılı TCK"nın 89. maddesinin 1-2-3. fıkralarında düzenlenen ""taksirle yaralama"" suçuna ilişkin olduğu, taksirle bir kişinin yaralanmasına sebebiyet verilmesi halinde gerçekleşecek olan taksirle yaralama suçu için TCK"nın 89. maddesinin 1. fıkrasında temel ceza miktarının ""üç aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası"" olarak belirlendiği; 5271 sayılı CMK"nın 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile başlığı ile birlikte yeniden düzenlenmiş olan ""Basit Yargılama Usulü"" başlıklı 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan; ""Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir."" şeklindeki düzenlemeye, 7188 sayılı Kanunun geçici 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan ""01/01/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz."" şeklindeki düzenleme ile sınırlama getirilmiş ise de; Anayasa Mahkemesinin 19.08.2020 tarihli 31218 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 25.06.2020 tarihli ve 2020/16 esas 2020/33 karar sayılı ve 16.03.2021 tarihli 31425 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 esas 2021/4 karar sayılı iptal kararları ile ""...kovuşturma evresine geçilmiş..., ...hükme bağlanmış..."" ibarelerinin, aynı bentte yer alan ""...basit yargılama usulü..."" yönünden Anayasaya aykırı bulunarak iptaline karar verilmesi sebebiyle;
    Kovuşturma evresine geçilmiş veya hükme bağlanmış olan ve basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden 7188 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan kesinleşmiş hükümler haricindeki düzenlemelerin iptal edildiği anlaşıldığından; Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümesi mümkün olmayıp, Ceza Muhakemesi Kanununda yapılan değişikliklerin ise derhal uygulanması gerekmekle birlikte, basit yargılama usulü uygulanan olaylarda CMK"nın 251. maddesinin 3. fıkrasına göre; ""mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir."" şeklindeki düzenleme karşısında, Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararlarının neticeleri itibariyle maddi ceza hukukuna ilişkin ve CMK"nın 251. maddesinin 3. fıkrasında yer alan düzenlemenin sanık lehine sonuç doğurabilecek nitelikte olduğunun anlaşılması karşısında, TCK"nın 7. maddesi ile CMK"nın 251. maddesi hükümleri gözetilmek suretiyle, katılan sanık lehine olan uygulamanın belirlenerek yerine getirilmesi ve gereği için dosyanın, ""Basit Yargılama Usulü"" yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması;
    Bozmayı gerektirmiş olup, katılan sanık ... ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı sair yönler incelenmeksizin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; 06.12.2021 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
    Olay günü saat 21:30 sıralarında, sanığın sevk ve idaresindeki aracı ile meskun mahalde, gece vakti 12 metre genişliğindeki iki yönlü asfalt kaplama yolda seyir halindeyken, olay mahalli kontrolsüz kavşağa geldiğinde kavşaklarda geçiş önceliğine uymayarak kavşak alanında dönüş yapmaya çalıştığı sırada, katılan sanık sürücü ..."in sevk ve idaresindeki motorsikletle çarpışması sonucu, katılan sanık ..."in basit tıbbi müdahale ile giderilir şekilde, motorsiklette yolcu olarak bulunan katılan ..."in ise hayati tehlike geçirecek, yüzünde sabit ize, duyularından veya organlarından birinin işlevinin yitirilmesine neden olacak şekilde yaralanması ile sonuçlanan olayda; sanığın asli kusurlu, katılan sanık ..."in tali kusurlu olduğunun kabul ve tespit edildiği anlaşılarak yapılan incelemede; katılan sanık ..."in TCK’nın 89/1, sanık ..."ın ise TCK’nın 89/4. maddesi uyarınca cezalandırılmasına hükmedilmiş olup, katılan sanık ..."in eyleminin 5271 sayılı CMK"nın 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile başlığı ile birlikte yeniden düzenlenmiş olan ""Basit Yargılama Usulü"" başlıklı 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan; ""Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir."" şeklindeki düzenlemeye, 7188 sayılı Kanunun geçici 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan ""01/01/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz."" şeklindeki düzenleme karşısında, bu sanık yönünden basit yargılama usulünün uygulanması gerektiği gerekçesi ile sayın çoğunluk bozma düşüncesinde ise de, 5271 sayılı CMK"nın 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile eklenen 251/8. maddesi uyarınca basit yargılama usulü kapsamına giren bir suçun, kapsama girmeyen başka bir suçla birlikte işlenmiş olması halinde bu usulün uygulanmayacağına ilişkin açık düzenlemesi karşısında katılan sanık ... yönünden bozma kararı verilmesi yerinde değildir. Zira karşılıklı gerçekleşen yaralamalı trafik kazasında, delillerin birlikte değerlendirilmesi ve kamu davasının birlikte görülmesinde zorunluluk bulunması ve her iki sanık hakkında tek bir iddianame ile kamu davası açılmış olması nazara alındığında, sanık ... hakkında CMK’nın 251/8. maddesi uyarınca basit yargılama usulü uygulanamayacağından, katılan sanık ... yönünden yasa bozmasına ilişkin sayın çoğunluğun görüşüne iştirak edilmemiştir.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi