15. Hukuk Dairesi 2018/3801 E. , 2018/4668 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bedelin tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm taraf vekillerince temyiz olunmuştur.
Davacı vekili, müvekkilinin sesinin güzel olması ve yıllardır hayalini kurduğu ses sanatçısı olma özlemi ile kendisine ait albüm yapmaya karar verdiğini, bu durumu ...’da bulunan bir yakını ile paylaştığını, ... Üniversitesi Devlet Konservatuarında sözleşmeli öğretim elemanı olan .... tarafından idare edilen davalı ... prodüksiyona yönlendirildiğini, ve davalı yüklenici ile 10.05.2012 tarihli menajerlik sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme ile davalı şirket tarafından albüm yapımının üstlenildiğini ve piyasaya çıkış tarihinin 10.06.2012 tarihi olarak belirlendiğini, sonrasında da menajerlik hizmetleri verilmesinin kararlaştırıldığını, sözleşme gereğince davacının ödemeleri düzenli olarak yapmış olmasına karşın, albüm işinde gecikmeler yaşanmaya başlandığını, taraflar arasındaki güven ilişkisinin zedelendiğini, davacının tüm iyi niyetine karşın işin zamanında bitirilemediğini, albümün teslimi yapılmadan sözleşmede olmayan ek ödemeler istenmesi üzerine müvekkilinin de makbuz istediğini, bu kez .... tarafından davacıya hakarete varacak derecede sözler sarf edildiğini, bu aşamadan sonra tarafların 12.8.2012 tarihinde işin tamamlanmasına ilişkin mutabakata vardıklarını ve eksik de olsa hazırlanan albümün 25.08.2012 tarihinde teslim edildiğini, ne var ki, 25.08.2012 tarihinde eserin ana kayıtları olan aslının kendisine teslim edilmediğini, davacının farkında olmadan eserin kopyası için toplamda 71.000,00 TL bedel ödemek zorunda kaldığını, ana kayıtları derhal ve defalarca istemiş olmasına karşın, bu isteğinin reddedildiğini, davalı
şirketin yüklenici olarak sorumluluğunun devam ettiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla, eserde sonradan ortaya çıkan ayıplar önemli derecede ehemmiyetli olduğundan varsa zorunlu giderlerin tespiti ve mahsubu sonrasında müvekkil tarafından davalı şirkete ödenen eser sözleşmesi bedelinin yasal faizi ile birlikte şimdilik 2.500,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, 22.08.2014 tarihli ıslah dilekçesiyle talebini 59.000,00 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili ise, taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin iki tarafın da üzerinde hak iddia edemeyeceği şekilde karşılıklı olarak iki ayrı evrak düzenlenerek feshedilmiş olması nedeniyle, bu konuda geriye dönük edimlerin ileride dava konusu edilemeyeceğini, gecikme sebepleri olarak sözleşmede planlanan 10+1 şarkı yerine 12+2 şarkının albümde yer aldığını, şarkı tonlarının tespitinde bazı hatalar bulunduğunu, eser sayısının artmasına bağlı sadece (1) haftalık gecikmeden dolayı albümün çıkışının davacının isteği ile bayram sonrasına bırakıldığını, fazla bedel istendiği iddiasının doğru olmadığını, teslim edilen eserin ayıplı ve kusurlu olduğu yolundaki nitelenmesinin aldatıcı olduğunu, kusurları bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, gizi ayıbın giderilme bedelinin 20.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine fazlaya ilişkin istemin reddine dair verilen hüküm taraf vekillerince temyiz olunmuştur.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Taraflar arasında eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğu uyuşmazlık konusu değildir. Davacı iş sahibi, davalı ise yüklenicidir. Sözleşme imzalandığı tarihte yürürlükte bulunan mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 355 ve devamı maddelerinde öngörülen eser sözleşmesi niteliğindedir. Davalı müzik albümü yapımını ve menajerlik görevini üstlenmiş, davacı ise bedel ödemeyi yükümlenmiştir. Esasında bu konularda bir uyuşmazlık da bulunmamaktadır. Taraflar sözleşmenin kurulduğu 10.05.2012 tarihinden sonra 12.08.2012 tarihinde bir araya gelerek yeni bir protokol düzenlemişler ve ilk protokolü feshederek, 12.08.2012 tarihli protokolde açıklanan edimler kararlaştırılmıştır. Buna göre,davalının edimleri 1-2-3 ve 4. maddelerde belirtilmiş, ayrıca 5. maddede de, yapımcı tüm şarkıların miksajlı (şansız) alt yapı playback kayıtlarını vokalli ve vokalsiz olarak sanatcıya teslim edeceği belirtilmiştir. Davacının ise, bakiye 13.000,00 TL ile 5.400,00 TL KDV’yi yapımcıya ödeneceği kararlaştırılmıştır. Öte yandan, sözleşmenin (C) maddesinde de tarafların hak ve borçları ve feragat ettikleri konularda mutabakata varılmıştır. Mahkemece bu protokol hükümlerinin tam olarak değerlendirilerek sonuca varıldığından söz edilemez. Bu nedenlerle mahkemece taraflar arasında düzenlenen 10.05.2012 tarihli sözleşmenin feshedildiği ve 12.08.2012 tarihli protokolle tarafların edimlerinin kararlaştırıldığı ve
özellikle 1-2-3 ve 4. maddede yüklenicinin edimlerinin yerine getirilip getirilmediği ve 5. madde uyarınca alt yapı kayıtlarının davacıya iadesinin gerekip gerekmediği üzerinde durulup bilirkişiden bu konuda ek rapor alınarak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.024,20 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 26.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.