Güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/9446 Esas 2016/9159 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/9446
Karar No: 2016/9159
Karar Tarihi: 27.10.2016

Güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/9446 Esas 2016/9159 Karar Sayılı İlamı

Özet:

23. Ceza Dairesi tarafından verilen 2015/9446 E. ve 2016/9159 K. sayılı kararda, şirketin mali ve idari işleri müdürü olan sanığın, şirketin harcama yetkisine sahip olduğu sırada maaş avansı adı altında 56.386,90 TL çektiği ve kredi kartını kişisel harcamaları için kullandığı belirtilmiştir. Sanığın güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddiasıyla yargılanarak TCK'nın 155/2, 62, 52/2, 52/4, 51 maddeleri gereğince 1 yıl 3 ay hapis ve 2.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir. Karar oybirliğiyle onanmış olup, kısmi ödemeye rıza gösterilmediği için tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.

23. Ceza Dairesi 2015/9446 E. , 2016/9159 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 62, 52/2, 52/4, 51 maddeleri gereğince 1 yıl 3 ay hapis ve 2.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, erteleme

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, katılanın yöneticisi olduğu şirketin mali ve idari işleri müdürü olduğu, şirketle ilgili harcama yetkisine sahip bulunduğu, bu kapsamda şirketten maaşı dışında maaş avansı adı altında paralar çektiği, şirketin işleri için kullanılması gereken kredi kartını kişisel harcamaları için kullanıp bunu şirkete ödettiği ve bu şekilde 56.386,90.TL parayı aldığı, bu bedelin 25,000 TL "sini iade ettiği, bu şekilde hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia edilen olayda;
Sanığın savunması, katılan beyanı, tanık anlatımları ve tüm dosya kapsamına göre sanığın mahkumiyetine yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiş, katılan vekilinin 11/10.2012 ve 30/11/2011 tarihli celselerde zararın giderilmediğini ve sanığın cezalandırılması gerektiğini belirtmiş olması karşısında; kısmı ödemeye rıza göstermedikleri anlaşıldığından tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafii ile katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 27.10.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.