3. Hukuk Dairesi 2017/6653 E. , 2019/3595 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar; davalı şirket ile aralarında kira sözleşmesinin bulunduğunu, 2013 yılının Eylül ayından 2014 Mayıs ayına kadarki kira bedeli olan 19.125 Euronun ödenmediğini, 54.506,25 TL"nin tahsili için davalı şirket aleyhine başlattıkları icra takibine itiraz edildiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu, itirazın kaldırılması için icra mahkemesine dava açtıklarını, mahkemece görevsizlik kararı verildiğini, kararın Yargıtayca onanarak kesinleştiğini belirterek; itirazın iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatı hükmedilmesine ve taşınmazın tahliyesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece; her ne kadar, davalının icra takibine itirazı davacılara tebliğ edilmemiş ise de; davacıların itirazın kaldırılması davası açtıklarını ve 23.07.2014 tarihi itibari ile itirazı öğrendiklerini, bir yıllık dava açma süresi geçtikten sonra 14.12.2015 tarihinde iş bu davayı açtıkları gerekçesiyle, davanın süre yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İcra ve İflas Kanununun 67. maddesinin birinci fıkrasında; "Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir." hükmü yer almaktadır.
HGK’nın 01.03.2017 günlü ve 2015/22-1048 Esas, 2017/380 Karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere; itirazın iptali davası, bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılması gereken bir dava olup, açık kanuni düzenlemeye göre dava açma süresi itirazın tebliği ile başlayacaktır. Ödeme emrine itiraz, 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine uygun olarak takip alacaklısına tebliğ edilmez ise dava açma süresi başlamayacaktır.
Buna göre; itirazın iptali davası açmak için öngörülen bir yıllık hak düşürücü süre borçlunun itirazının alacaklıya tebliğ tarihinden itibaren başlar. Bunun dışında bir yol (harici öğrenme v.s) öngörülmemiştir. Nitekim, aynı Kanunun 62/2. madde ve fıkra hükmünde de, itirazın alacaklıya tebliği zorunluluğu getirilmiştir.
Somut olayda; itiraz alacaklılara tebliğ edilmediğine göre, mahkemece 1 yıllık hak düşürücü sürenin başlamadığı gözetilip, itirazın iptali davasının süresinde açıldığı kabul edilerek, işin esası hakkında yapılacak yargılama sonucunda hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın usulden reddine karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.