21. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/1691 Karar No: 2018/3743 Karar Tarihi: 12.04.2018
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2018/1691 Esas 2018/3743 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2018/1691 E. , 2018/3743 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi MAHKEMESİ : İş Mahkemesi
Miktar veya değeri temyiz kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-(a) maddesi uyarınca temyiz edilemez. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/2 maddesinde ""Birinci fıkranın (a) bendindeki kararlarda alacağın bir kısmının dava edilmiş olması durumunda, kırk bin Türk Liralık kesinlik sınırı alacağın tamamına göre belirlenir. Alacağın tamamının dava edilmiş olması hâlinde, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü kırk bin Türk Lirasını geçmeyen tarafın temyiz hakkı yoktur. Ancak, karşı taraf temyiz yoluna başvurduğu takdirde, diğer taraf da düzenleyeceği cevap dilekçesiyle kararı temyiz edebilir "" denilmektedir. Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararlar için kesinlik sınırı, karar tarihi 02.12.2016-31.12.2016 tarihleri arasında 40.000 TL, 01.01.2017-31.12.2017 tarihleri arasında 41.530,00-TL, 01.01.2018 tarihinden sonra verilen kararlar için 47.530,00 TL"dir. Dava dilekçesi ile davacı tarafın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 1.000,00 TL, ıslah dilekçesi ile 29.187,10-TL maddi ve 100.000,00 TL manevi tazminat talebinde bulunduğu, mahkemece verilen 08.11.2016 tarihli kararda maddi tazminat isteminin kabulü ile 29.187,10-TL, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulü ile 13.000,00 TL’ye hükmedildiği, davacı ve davalı vekillerinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesince verilen 19.10.2017 tarihli kararda davacı ve davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği ve bu kararın davalı vekilince temyize getirildiği anlaşılmakla, hükmedilen tazminat miktarlarının karar tarihi itibariyle ayrı ayrı 41.530,00 TL’lik temyiz sınırının altında kaldığı açıktır. O halde Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı yönünden temyiz kabiliyeti olmayıp, davalı vekilinin temyiz itirazlarının 6100 sayılı H.M.K."nun 362/1-a ve (2) maddeleri uyarınca reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz dilekçesinin, temyiz edilen miktar temyiz kesinlik sınırı kapsamında kaldığından REDDİNE, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 12/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.