Esas No: 2021/2675
Karar No: 2021/2156
Karar Tarihi: 03.11.2021
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/2675 Esas 2021/2156 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/2675
Karar No : 2021/2156
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Kurulu
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU :Danıştay Beşinci Dairesinin 03/02/2020 tarih ve E:2017/3568, K:2020/407 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının, 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun ...tarih ve ... sayılı kararı ile yine aynı Kurulun ... tarih ve ... sayılı yeniden inceleme talebinin reddine ilişkin kararının iptali ve bu kararlar nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte iadesine karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 03/02/2020 tarih ve E:2017/3568, K:2020/407 sayılı kararıyla;
"Maddi Olay ve Hukuki Süreç" ile "İlgili Mevzuat"a yer verilmiş; "Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç", "FETÖ'ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler", "Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü", "Dava Konusu Edilen Kararların Hukuki Niteliği" başlıkları altında genel; "Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi" başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak, dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği anlaşıldığından dava konusu kararda hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Daire kararının kendilerine usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği bu sebeple karardan haberdar olunmadığı, daha sonra yargılamanın uzun sürmesi üzerine yapılan araştırma neticesinde dosyaya vekaletname sunulması ve UYAP sistemi üzerinden dosyanın incelenmesi suretiyle karardan haberdar olunduğu belirtilerek temyiz isteminin süresinde olduğu ifade edilmekte ve temyize konu kararın hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, istemin reddi ile Daire Kararının onanması gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ...'İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İLGİLİ MEVZUAT :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 46. maddesinde, Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının, başka kanunlarda aksine hüküm olsa dahi Danıştay'da temyiz edilebileceği ve bu kararlara karşı tebliğ tarihini izleyen otuz gün içinde Danıştay'da temyiz yoluna başvurulabileceği; 48. maddesinin 6. fıkrasında ise, temyizin kanuni süre geçtikten sonra yapılması halinde kararı veren merciin, temyiz isteminin reddine karar vereceği kurala bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyadaki belgelerin incelenmesinden; temyizen incelenerek bozulması istenilen Danıştay Beşinci Dairesinin 03/02/2020 tarih ve E:2017/3568, K:2020/407 sayılı kararının davacıya 08/07/2020 tarihinde 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 35. maddesinde öngörülen usule uygun olarak tebliğ edildiği, otuz günlük yasal temyiz süresi içerisinde (adli tatile denk gelmesi nedeniyle) en geç 07/09/2020 tarihinde temyiz isteminde bulunulması gerekirken, bu tarih geçirildikten sonra 04/05/2021 tarihinde kayda giren dilekçe ile temyiz isteminde bulunulduğu anlaşıldığından, temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle reddi gerekmektedir.
Öte yandan, davacı tarafından 7201 sayılı Kanun'un 35. maddesine göre yapılan tebliğin usulsüz olduğu ileri sürülmekte ise de; temyiz istemine konu karara ilişkin dosya incelendiğinde, Daire tarafından davacının daha önce tebligat yapılan "... Mah. ... Sok. No:... Blok ... Tepebaşı/Eskişehir" adresine gönderilen tebligatın muhatabın adresten taşınmış olması nedeni ile iade edildiği, bunun üzerine UYAP sistemi üzerinden yapılan adres araştırmasında davacıya ait mernis adresinin tespit edilemediği ve bu sebeple tebligatın 7201 sayılı Kanun'un 35. maddesine göre yapıldığı görülmekle usulüne uygun olduğu değerlendirilmiştir.
Buna ek olarak, davacı tarafından Danıştay Başkanlığına ait internet sitesi üzerinden yapılan sorgulama sonucunda, gerekçeli kararın yazımından sonra kendisine tebliğ edileceği bilgisinin yer aldığı ekran görseli temyiz dilekçesine eklenilerek; söz konusu bilginin kendisini yanılttığı ileri sürülmekte ise de; 7201 sayılı Kanun'un 1. maddesinde yer alan; kazaî mercîlerin yapacakları tebligatların bu kanun hükümlerine göre yapılacağı yönündeki emredici kural karşısında, usulüne uygun olarak yapılmış bir tebligata rağmen resmi nitelikte olmayan söz konusu belgeye itibar edilmesi mümkün görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle reddine,
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun ile değişik 48/7. maddesi uyarınca kesin olarak,
3. 03/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.