2. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/1981 Karar No: 2011/23850
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2011/1981 Esas 2011/23850 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, eşine şiddet uygulayan ve küfür eden davacı tarafından açılmıştır. Davalı hakkında daha önce açılan kamu davası \"delil yetersizliği\" sebebiyle beraat kararı ile sonuçlanmıştır. Mahkeme, tanık beyanları ve doktor raporuyla davacının haklı olduğunu belirterek davanın reddedilmesini yanlış bulmuştur. Ayrıca, davacı tarafından istenen ziynet eşyaları hakkında usulüne uygun açılmış bir dava mevcut olduğu için bu konuda bir hüküm kurulması gerektiğine de karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak, Medeni Kanun'un 53. maddesi belirtilmiştir. Bu maddeye göre, bir kişinin açılan kamu davasından beraat etmesi, özel davaların sonuçlanmasında herhangi bir etkisi yoktur.
2. Hukuk Dairesi 2011/1981 E. , 2011/23850 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Bayramiç Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi TARİHİ :30.09.2010 NUMARASI :Esas no:2009/278 Karar no:2010/213
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Davalı hakkında, eşine müessir fiilde bulunmaktan açılan kamu davası sonucunda "delil yetersizliği" sebebiyle verilen beraat kararı hukuk hakimini bağlamaz. (BK. md. 53) davalının eşine fiziki şiddet uyguladığı, küfür ve hakaret ettiği, davacının da kocasına ve kayınvalidesine hakaret ettiği tanık beyanları ve doktor raporu ile anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında evlilik birliğini temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan bırakmayacak nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre boşanmaya karar verilecek yerde yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır. 2-Davacı, boşanma davasına ilişkin dava dilekçesinde; davalıda bulunan 15.000 TL. tutarındaki ziynet eşyalarının aynen iadesini, mümkün olmadığı takdirde bedellerinin tahsilini de istemiş, bu dilekçesinde iadesini istediği ziynetlerini saymamış, daha sonra 18.02.2010 tarihli dilekçesi ekinde ziynetlerinin listesini vermiştir. Nisbi harç noksanlığını da mahkemece 17.06.2010 tarihli oturumda verilen ara kararıyla tanınan süre içinde mahkemeye yatırmıştır. O halde ziynetler hakkında usulüne uygun açılmış bir dava mevcut olup, tarafların delilleri değerlendirilerek ziynetlerin esası hakkında bir hüküm kurulması gerekir.Hal böyleyken " bu husuta usulüne uygun açılmış bir dava" bulunmadığından bahisle yazılı şekilde karar verilmesi de doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda göserilen sebeplerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 28.12.2011 (Çar.)