23. Hukuk Dairesi 2016/4131 E. , 2018/2550 K.
"İçtihat Metni".....
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı şirket vekili ... gelmiş, tebligata rağmen diğer taraftan gelen olmadığından onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, taraflar arasındaki 12.07.2005 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereği müvekkilinin inşaatı bitirip davalının dairelerini teslim etmesine rağmen davalının eksik işler bulunduğu gerekçesiyle 2 ve 12 nolu dairelerin tapusunu müvekkiline devretmediğini, sözleşmede dairelerin devredilmemesi halinde cezai şart ödeneceğinin kararlaştırıldığını ileri sürerek, öncelikle cezai şartın davalıdan tahsilini, bu talebin kabul edilmemesi halinde 2 ve 12 nolu dairelerin tapularının müvekkili adına tescilini talep etmiş, bilhare 12 nolu bağımsız bölümün dava sırasında 3. Kişi adına devredildiğini belirterek, öncelikle cezai şartın davalıdan tahsilini, bu talep kabul edilmediği taktirde, 2 nolu bağımsız bölümün müvekkili adına tesciline ve dava sırasında devredilen 12 nolu bağımsız bölümün bedeli oranında tazminata hükmedilerek faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslahla dava değerini arttırmıştır.
Davalı vekili, inşaatın eksik ve ayıplı yapıldığından müvekkilinin henüz devir borcunun doğmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma "sözleşmede yüklenicinin inşaatı 27.04.2008 tarihine kadar imal ve teslimin hüküm altına alındığı, arsa sahibince eksik ve ayıplı işlerin giderilmesi bedeli ile gecikme cezasının tahsiline yönelik açılan davanın kısmen kabulle sonuçlanıp kesinleşitği, sözleşmede dava konusu bağımsız bölümlerin hangi aşamada yükleniciye teslim edileceği konusunda hüküm bulunmadığı, TBK"nın 479/1. maddesi uyarınca sözleşmeye göre teslim süresi dolduğu halde inşaatı bitirip teslim edemeyen yüklenicinin teslimde temerrüde düştüğü ve bu itibarla da arsa sahibinin ferağa yanaşmamakta haklı olduğunun kabulünün gerektiği, şu halde hüküm altına alınan arsa sahibi alacağının yüklenici tarafından ödenip ödenmediği taraflardan sorularak ödenmemişse, ödenmesi kaydıyla 2 nolu bağımsız bölümün şimdiki gibi davacı adına tescili, 12 nolu bağımsız bölümün ise arsa sahibi kural olarak ferağdan kaçınmakta haklı olduğundan cezai şart talep edemeyeceği gözetilerek sadece bağımsız bölüm bedelinin hüküm altına alınması gerektiğine" dair Dairemizin uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, ayrıca önceki karar ile hükmedilen vekalet ücreti ve masrafa ilişkin kısımlarla ilgili bozma bulunmayıp, davalı lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu kabul edilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
.../...
S.2.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davacı yararına takdir olunan 1.630,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.