Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/18318
Karar No: 2017/3859
Karar Tarihi: 17.05.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/18318 Esas 2017/3859 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davanın konusu, taraflar arasındaki yat motoru satış sözleşmesinin davalı tarafından fesih edilmesi ve davalının zarar talebinin davanın kabulü nedeniyle takas mahsup yoluyla karşılanmasıdır. Mahkeme, alıcının temerrüdü karşısında davalının sözleşmeden dönme hakkını kullandığı ve davalının zarar talebinin takas-mahsup defi şeklinde ileri sürüldüğü gerekçesiyle davanın kabulüne yer olmadığına karar verdi. Ancak Yargıtay, sözleşmenin dava tarihinden önce feshedilmiş olması nedeniyle takas talebinin kabul edilemeyeceğini ve davacı alacağının kabul edilmesi gerektiğini belirtti. Bu nedenle, mahkeme kararı bozuldu ve dava kabul edildi. Kanun maddeleri olarak; Borçlar Kanunu'nun 212. maddesi ve Türk Ticaret Kanunu'nun 236. maddesi öne çıkmaktadır.
19. Hukuk Dairesi         2016/18318 E.  ,  2017/3859 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince duruşmasız, davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmiştir. Belli günde davacı vek. Av. ... ile davalı vek. Av. ..."ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -


    Davacı vekili, taraflar arasında yat motoru alımına ilişkin sözleşme imzalandığını, 167.500,00 Euro satış bedelinin %20"sinin sözleşmenin kurulmasından hemen sonra, geri kalanının ise malın davalı tarafından müvekkiline tesliminden sonra iki taksitte ödenmesinin kararlaştırıldığını, sözleşme uyarınca 06.12.2011 tarihinde 33.500,00 Euro ödeme yapıldığını, davalının 07.05.2012 tarihli ihtarname ile malın teslime hazır olduğunu, bakiye ödemenin yapılmasını müvekkiline ihtar ettiğini, müvekkilinin ödeme güçlüğü içerisinde olması nedeniyle teslimin ve ödemenin ertelenmesini talep ettiğini, davalının 01.09.2012 tarihine kadar toplam tutarın %10"u kadar ödeme daha yapılması koşuluyla teslim tarihini 31.12.2012 olarak değiştirdiğini, müvekkili tarafından ödeme yapılmaması üzerine 18.10.2012 tarihli ihtarname ile davalı tarafından sözleşmenin feshedildiğinin müvekkiline bildirildiğini, davalının sebepsiz zenginleştiğini ileri sürerek 33.500,00 Euro karşılığı 82.356,40 TL"nin davalıya ödeme tarihi olan 06.12.2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, taraflar arasındaki sözleşme uyarınca davacının müvekkiline 33.500,00 Euro ödemede bulunduğunu, davacının 21.05.2012 tarihli ihtarname ile ödeme ve teslim süresinin ertelenmesini talep ettiğini, müvekkili tarafından bakiye bedel ile birlikte her makine için aylık 125,00 Euro depo bedelinin de ödenmesi, bu şartların yerine getirilmemesi halinde sözleşmenin feshedileceğinin bildirildiğini, bedelin ödenmemesi üzerine sözleşmenin feshedildiğini, müvekkilinin davacının temerrüdü nedeniyle zarara uğradığını, davacının sorumlu olduğu bu zararların davada iadesi talep edilen ön ödemeden takas mahsup yolu ile karşılanması gerektiğini, müvekkilinin 3.000,00 Euro depolama masrafına katlandığını, dava konusu makinelerin 23.05.2013 tarihli fatura ile dava dışı ... Ltd. Şti."ne zararına 110.000,00 Euro bedelle satıldığını, davacının BK 212. madde gereğince malın iyiniyetle üçüncü kişiye satımı halinde iki bedel arasında doğabilecek farktan da sorumlu olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, alıcının temerrüdü karşısında davalının sözleşmeden dönme hakkını kullandığı, davalının zarar talebini takas-mahsup defi şeklinde ileri sürdüğü, davalının davacıya teslim edemediği makinelerin dava dışı ... Ltd. Şti."ne satımında oluşan değer kaybının normal, 110.000,00 Euro mal bedelinin rayice uygun ve bu nedenle de yapılan satımın iyiniyetli olduğu, davacının 57.500,00 Euro değer kaybından sorumlu olduğu, bu miktarın davacının dava konusu ettiği ve davalıya yapmış olduğu ödeme miktarından fazla olduğu, davalı şirketin takas-mahsup definin kabul edilmesi gerektiği, davalı şirketin alacağının davacı şirket alacağını karşıladığı, davalının usulüne uygun takas talebinde bulunduğu, takasın borcu sona erdirecek nedenlerden olduğu, davalı depolama bedeline ilişkin somut belge sunamadığından depolama bedeli talep edemeyeceği gerekçesiyle dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Davalı vekilinin temyizine gelince; somut olayda makinenin dava açıldıktan sonra satıldığı anlaşılmakta olup dava tarihi itibariyle muaccel bir alacak sözkonusu olmadığından mahkemenin takas ile ilgili gerekçesi yerinde değildir. Bu durumda mahkemece somut olay itibariyle davanın reddine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine (2) nolu bentle açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 1.480,00-TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 17/05/2017 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY YAZISI

    Davacı vekili, davacının davalıya 167.500,00 Euro bedelli yat motoru sipariş ederek satış bedelinin 33.500,00 Euro tutarındaki kısmını siparişle birlikte ödediğini, davalının malı teslime hazır olduğunu davacıya bildirerek bakiye bedelin ödenmesini istediğini, davacının ödeme güçlüğü içinde olması nedeniyle davalıdan süre istediğini ancak davalının satış sözleşmesini feshettiğini bildirerek davacının peşinat ödemesi olan 33.500,00 Euro"nun karşılığı olan 82.356,40 TL"nin davalıdan tahsilini istemiştir.

    Davalı vekili taraflar arasındaki satış sözleşmesinin davacı alıcının satış bedelini ödemede temerrüte düşmesi üzerine davalı satıcı tarafından haklı olarak feshedildiğini ve davacıya 167.500,00 Euro bedelle satılan malın dava dışı üçüncü kişiye 110.000,00 Euro karşılığında satılmak zorunda kalındığını davalının aradaki fark olan 57.500,00 Euro zarara uğradığını, davalının davacı iade etmesi gereken 33.500,00 Euro peşinat borcu ile 57.500,00 Euro zararını takas mahsup ettiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece davalının takas mahsup talebi haklı bulunarak davanın konusuz kaldığına karar verilmiş ve davalı haksız bulunarak harç, yargılama gideri ve vekâlet ücretiyle sorumlu tutulmuştur.
    Mahkeme hükmü, davacı vekili tarafından üçüncü kişiye yapılan satış bedelinin çok düşük olduğu ve mahkemece bu satışın iyiniyetli satış sayılmasının doğru olmadığı yönünden ve davalı vekili tarafından konusuz kalan davada davalının yargılama gideriyle sorumlu tutulmasının doğru olmadığı yönünden temyiz edilmiştir.
    Dairemizce davacının temyizi yerinde görülmeyerek ret edilmiş, davalı temyizi yönünden yapılan incelemede ise mahkemenin davalının takas mahsup savunmasına değer veren gerekçesi satışa konu malın dava açıldıktan sonra satılmış olması nedeniyle doğru bulunmamış ve davanın reddine karar verilmesi gerektiğine işaret edilmiştir.
    Taraflar arasında, satış sözleşmesinin feshi nedeniyle davacının davalıya yaptığı 33.500,00 Euro ödemenin davalı tarafından davacıya iade edilmesi gerektiği husunda çekişme bulunmamaktadır.
    Davalı satışa konu malı dava dışı üçüncü kişiye düşük bedelle satmak zorunda kaldığını belirterek bu şekilde oluşan zararını BK."nun 212. maddesi (TBK."nun 236. maddesi )gereğince ve takas mahsup yoluyla davacıdan talep etmektedir.
    Her dava açıldığı tarih itibariyle mevcut hukuki şartlara göre değerlendirilir.
    Davalının satışa konu malı dava tarihinden sonra satmış olması nedeniyle zararını davacıdan takas mahsup yoluyla talep etmesine usulen imkan yoktur.
    Dairemizce de bu husus isabetle saptanmıştır.
    Hal böyle olunca, Dairemizce mahkemece takas mahsupla ortadan kaldırılamayacak olan davacı alacağının kabulüne karar verilmesi gerektiğine işaret edilmesi gerekir.
    Saygıdeğer çoğunluğun davalının takas mahsup talebinin iş bu davada kabulünün mümkün olmadığını saptadığı halde davanın reddine karar verilmesi gerektiği yönünde oluşan kararına gerekçesini saptayamadığım için muhalifim.
    Mahkemece, davalının takas mahsup savunması iş bu davaya mahsus olarak kabul edilmeyerek davanın kabulü gerekirken yazılı şekilde karar verilmesini doğru bulmadığımdan farklı nedenle bozma yapılması görüşündeyim.17.05.2017





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi