18. Ceza Dairesi 2017/1996 E. , 2019/3952 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
A- Sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyizinde;
Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Mahkemece her ne kadar, sanıkların dosya kapsamında yer alan istikrarlı beyanları ile duruşmadaki samimi hal ve hareketleri de dikkate alındığında infaz koruma memurlarının haksız hareketi üzerine atılı suçları haksız tahrik altında işledikleri anlaşıldığından bahisle haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiş ise de, dosya kapsamından katılanlar tarafından gerçekleştirilen tahrik hareketlerine ilişkin bir emarenin bulunmadığı dikkate alındığında sanık hakkında verilen cezada haksız tahrik hükümlerinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayin edilmişse de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
TCK’nın 53/1-b maddesinin, Anayasa Mahkemesi’nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesinin infaz evresinde resen gözetilebileceği,
Anlaşıldığından, sanık ..."ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
B- Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyizinde ise, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Mahkemece her ne kadar sanıkların dosya kapsamında yer alan istikrarlı beyanları ile duruşmadaki samimi hal ve hareketleri de dikkate alındığında infaz koruma memurlarının haksız hareketi üzerine atılı suçları haksız tahrik altında işledikleri anlaşıldığından bahisle haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiş ise de, dosya kapsamından katılanlar tarafından gerçekleştirilen tahrik hareketlerine ilişkin bir emarenin bulunmadığı anlaşıldığından sanık hakkında verilen cezada haksız tahrik hükümlerinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini,
2- TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin, 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla, iptal edilmiş olması nedeniyle, uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Kabule göre de,
Hakaret suçuna ilişkin özel hüküm olan ve daha lehe düzenlemeler içeren TCK"nın 129. maddesi yerine, aynı Kanunun genel tahrike dair 29. maddesinin uygulanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 26/02/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.