
Esas No: 2017/2671
Karar No: 2019/730
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2017/2671 Esas 2019/730 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Usul hükümleri yargılamayı kolaylaştırmak ve hızlandırmak amacıyla getirilen yasal düzenlemeler olup, zorunluluk bulunmadıkça sebepsiz yere davanın reddi veya açılmamış sayılması için gerekçe yapılmamalıdır. Davacı vekili tarafından mahkemeye verilen dava dilekçesinde, davalı tarafın ad-soyad ve adresinin gösterilmiş olduğu, mahkemece bildirilen adreste tebligat çıkartılmadan, davacı vekiline "Davalının açık adresini bildirmesi, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği" ihtarını içerir muhtıra gönderildiği akabinde de "Davalı kadının adresinin verilen kesin süre içinde bildirilmediği" gerekçesiyle Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 119/2. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Her ne kadar mahkemece, Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 119. maddesinde belirtilen dava dilekçesinde bulunması, bulunmaması halinde tamamlanması zorunlu unsurlardan olan davalının açık adresinin bildirilmemiş olduğu gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, anılan kanunun 119. maddesinde belirtilen husus, dava dilekçesinde davalı tarafın adresinin hiç yazılmamış, bildirilmemiş olması durumunda davacı tarafa verilecek bir haftalık kesin süre içinde bu eksikliğin tamamlanmasının istenmesi, tamamlanmaması halinde uygulanacak yaptırımın karşı tarafa ihtar edilmesidir. Aksine düşünce, gerek Tebligat Kanunu"nun tebligata ilişkin ilgili hükümlerini (Teb. K. m. 21-25-28) gerekse Tebligat Kanunu"nun Uygulanmasına dair Yönetmeliğin ilanen tebliği ile ilgili 48. ve devamı maddelerini işlevsiz hale getirecektir. Bu itibarla, davacı tarafın dava dilekçesinde davalının adresini ... Konsolosluğu olarak göstermiş olması, bu nedenle dava dilekçesinde bulunması zorunlu unsurun dilekçede belirtilmiş olduğu göz önüne alınarak davalının tebligata yarar açık adresine öncelikle tebligat çıkartılması, tebliğ edilmediği takdirde davalının tebligata yarar açık adresinin araştırılması, davalının adresinin tespit edilmesi durumunda tebligat yapılması, bulunmaması halinde ilanen tebliğ hususunun düşünülmesi ve sonucu dairesinde hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeple ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 02.03.2017 tarihli kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi olan ... 1. Aile Mahkemesinin 01.11.2016 tarihli, 2016/676 esas ve 2016/643 karar sayılı kararının BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 07.02.2019(Prş.)