Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm her üç dava yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Tefhim edilen kısa kararda " davacı-karşı davalının (koca) boşanma davasının reddine, davalı-karşı davacının (kadın) karşılık boşanma davasının kabulüne" hükmedildiği halde, gerekçeli kararda davacı-davalının (koca) davası hakkında hüküm tesis edilmeyerek kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/3. maddesi uyarınca, hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. (6100 s. HMK. m.298/2) Buna göre, tefhim edilen hüküm sonucu yanlış da olsa, gerekçeli kararın, tefhim edilen hüküm sonucuna uygun düzenlenmesi gerekmektedir. Yanlışlık ancak temyiz/ kanun yoluna başvurulması ve kararın bozulması halinde düzeltilebilir. Tefhim edilen ve duruşma tutanağına geçirilen hüküm sonucu ile gerekçeli karar arasındaki aykırılık diğer yönler incelenmeden tek başına bozma sebebi olur. O halde mahkemece yapılacak iş, l0.4.l992 tarihli 7/4 sayılı içtihadı birleştirme kararı gözetilerek yeniden karar oluşturmaktan ibarettir. 2-Davalı-karşı davacının (kadın) birleşen tedbir nafakasına ilişkin davası hakında olumlu ya da olumsuz karar verilmemiş olması da doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. ve 2.bentlerde açıklanan sebeplerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yerolmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 26.12.2011 (Pzt.)