Vergi Usul Kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/3302 Esas 2019/3639 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
HÜKÜM : Beraat

Hakkında 2007, 2008, 2009 ve 2010 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçlarından kamu davası açılan sanığın savunmalarında; tüm sorumluluğun vefat eden şirket müdürü ...’de olduğunu, o kişi tarafından kendisine vekaletname ile imza yetkisi verildiğini, kendisinin de bu yetki ile birçok fatura ve çeke imza attığını, dosya arasında bulunan faturadaki imzanın da kendisine ait olduğunu, 2008 yılının eylül ayında şirketten ayrıldığını, suçlamaları kabul etmediğini beyan etmesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi bakımından; suça konu faturaları kullandığı belirlenen şirket ya da şahıslar hakkında karşıt inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediğinin araştırılması ile düzenlendiğinin tespiti halinde haklarında dava açılmış ise bu dava dosyalarının getirtilip incelenmesi ve ilgili belgelerin onaylı örneklerinin dosyaya intikal ettirilmesi, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim tesellüm belgeleri, bedellerinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan geçerli ödeme belgeleri ve satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin tespiti ile faturaları düzenleyen mükelleflerin yeterli üretimi, mal girişi ya da stoku olup olmadığı da araştırılıp karşılaştırmalı bilirkişi incelemesi yaptırılması, gerektiğinde faturaları kullanan şirket yetkilileri dinlenilerek faturaları kimden ve hangi hukuki ilişkiye dayanarak aldıkları ve bunlarla ilgili belgeler olup olmadığı, sanığı tanıyıp tanımadıkları sorulması ve toplanan deliller birlikte değerlendirilerek sahte fatura düzenlemek suçunda, suçun failinin herkes olabileceği de gözetilerek sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırma ve yanlış gerekçe ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.