Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/10225 Esas 2018/5281 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10225
Karar No: 2018/5281
Karar Tarihi: 04.07.2018

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/10225 Esas 2018/5281 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2016/10225 E.  ,  2018/5281 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacılar ... ve diğerleri vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 16/11/2011 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil sebebiyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; maddi tazminat talebinin davacılar ... ve ... yönünden reddine, ... bakımından kabulüne ve manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne dair verilen 01/12/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar ... ve ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava; haksız eylem nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davacılardan ...’nun maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne ve diğer davacılar bakımından reddine, davacılardan ... ve ... bakımından manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davacılar ... ve ... vekili tarafından hükmolunan manevi tazminat bakımından temyiz edilmiştir.
    Davacılar vekili; davacıların desteği olan müteveffa ...’nin davalı tarafından öldürüldüğünü, bu eylem sebebiyle müvekkillerinin maddi ve manevi zarara uğradıklarını belirterek oluşan maddi ve manevi zararın davalıdan tazminini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece; davalının eyleminin ceza yargılaması neticesinde sabit olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Borçlar Kanunu 47. maddesi (TBK md.56) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    Dosya kapsamından; olay tarihi, olayın oluş şekli, olayın gelişimi, tarafların durumları ile yukarıda açıklanan ilkeler gözetildiğinde, davacılar ... ve ... yararına hükmedilen manevi tazminat miktarı azdır. Daha üst düzeyde manevi tazminat hükmedilmelidir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davacılar ... ve ... yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 04/07/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.