5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/18071 Esas 2020/6226 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/18071
Karar No: 2020/6226
Karar Tarihi: 10.06.2020

5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/18071 Esas 2020/6226 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir karar temyiz edilmiştir. Sanığın yokluğunda verilen hüküm, askerlik görevini ifa ettiği için usule uygun tebligat yapılmadığı gerekçesiyle eski hale getirilmiştir. Yapılan incelemede, suçun işlendiği tarihlerde yürürlükte olan kanunlar dikkate alınarak, sanık lehine düzenlemelerin yapıldığı ve sanığın mükerrir olup olmadığı gözetilerek yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması gerektiği sonucuna varılmıştır. Bu nedenle kararın bozulması ve yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılması kararlaştırılmıştır.
Kanun maddeleri:
- 5607 Sayılı Kanun'un 3/22. maddesine eklenen \"Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.\"
- 5607 Sayılı Kanun'un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği
- 5237 sayılı TCK'nın 7. maddesi
- 7242 sayılı Kanun'un 63. maddesi
- 5607 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası
19. Ceza Dairesi         2019/18071 E.  ,  2020/6226 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanığın yokluğunda verilen hükmün tebliğ tarihi itibariyle askerlik görevini ifa etmekte olduğu ve bu nedenle tebligatın usule uygun yapılmaması nedeniyle eski hale getirme isteği yerinde görüldüğünden ve öğrenme üzerine gerçekleştirilen temyiz isteğinin süresinde olduğu kabul edilerek dosya incelendi,gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Kanun"un 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin sanığın mükerrir olup olmadığı gözetilerek yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanık ile katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden sair yönleri incelenmeyen HÜKMÜN, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 10/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.