Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/13189 Esas 2021/3467 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/13189
Karar No: 2021/3467
Karar Tarihi: 07.04.2021

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/13189 Esas 2021/3467 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından resmi belgede sahtecilik suçu ile yargılanan sanığa hüküm verildiği ve mahkum edildiği belirtilmektedir. Sanık müdafinin duruşmalı inceleme talebi reddedilmiştir. Suça konu olan 5 senetin sahte olduğu ve sanık tarafından ciro edilerek mağdur olan kişiye verildiği iddiasıyla açılmış olan kamu davasında, TCK'nin \"Kamu güvenine karşı suçlar\" bölümünde düzenlenen \"resmi belgede sahtecilik\" suçunun hukuki konusunun kamu güveni olduğu ve suçun işlenmesi ile kamu güveninin sarsılması dışında, bir veya birden fazla kişinin de haksızlığa uğrayıp suçtan zarar görmesi halinde dahi, suçun mağdurunun toplumu oluşturan bireylerin tamamının, diğer bir ifadeyle kamunun olduğuna dair kabulünün etkilenmeyeceği kabul edilmiştir. Bu nedenle, suça konu senetlerin katılan kişiye ne zaman verildiğinin araştırılması gerektiği ve senetlerin aynı zamanda verildiği halde tek suç olarak kabul edilerek TCK'nin 61. maddesi uyarınca temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın yeniden değerlendirilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Kararın bozulması gerekt
11. Ceza Dairesi         2017/13189 E.  ,  2021/3467 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Sanık müdafinin duruşmalı inceleme isteminin, hükmolunan cezanın türü ve süresine göre koşulları bulunmadığından, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK‘nin 318. maddesi uyarınca reddine oy birliğiyle karar verildikten sonra gereği görüşüldü:
    Yapılan duruşmaya, gerekçeli kararda gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafilerinin yerinde görülmeyen sair temyiz taleplerinin reddine; ancak:
    Suça konu edilen 5 adet senet üzerinde keşideci görünen ..., ... ve ... adına atılmış imzaların bu kişilere ait olmayıp sahte olarak atıldıkları, bu şekilde sahte düzenlenmiş senetlerin sanık tarafından ciro edilerek katılan ...’e verilmek suretiyle 3 ayrı resmi belgede sahtecilik suçunun işlendiği iddiasıyla açılan kamu davasında;
    a) Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 22.04.2014 tarih ve 2013/11-397 Esas, 2014/202 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, 5237 sayılı TCK"nin “Kamu güvenine karşı suçlar” bölümünde düzenlenen ve belgenin gerçeğe aykırı olarak düzenlenmesi ile kamu güveninin sarsıldığı kabul edilerek suç sayılıp yaptırıma bağlanan “resmi belgede sahtecilik” suçlarının hukuki konusunun kamu güveni olduğu, suçun işlenmesi ile kamu güveninin sarsılması dışında, bir veya birden fazla kişinin de haksızlığa uğrayıp suçtan zarar görmesi halinde dahi, suçun mağdurunun toplumu oluşturan bireylerin tamamının, diğer bir ifadeyle kamunun olduğuna dair kabulünün etkilenmeyeceği, eylemin belirli bir kişinin zararına olarak işlenmesi halinde bu kişinin mağdur değil, suçtan zarar gören olacağının kabulü gerekeceği de gözetilerek; suça konu senetlerin katılan ...’e hangi tarihte verildiğinin araştırılması, senetlerin aynı zamanda verilmesi halinde tek suç olarak kabulü ile sahte belge sayısı dikkate alınarak TCK"nin 61. maddesi uyarınca temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi, farklı tarihlerde verilmiş olması halinde ise bir suç işleme kararının icrası kapsamında işlenen zincirleme şekilde sahtecilik suçunun oluşturduğu gözetilmeden, üç ayrı resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması;
    b) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafilerinin temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07.04.2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.




















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.