Esas No: 2021/6694
Karar No: 2021/5002
Karar Tarihi: 03.11.2021
Danıştay 8. Daire 2021/6694 Esas 2021/5002 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/6694
Karar No : 2021/5002
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … İletim A.Ş. Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından; daha önceden davalı kuruma ödediği 116.060,91TL ilave ağaçlandırma bedelinin Mahkeme kararı gereği tarafına ödendiği ancak faiz ödenmeyerek eksik ödeme yapıldığından bahisle 10.931,98 TL faiz bedelinin 19.08.2019 tarihinden itibaren kamu alacaklarına uygulanacak en yüksek faiziyle birlikte tarafına ödenmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi Hakimliğince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda, davacı tarafından 10.04.2019 tarihinde davalı idareye ödenen 116.060,91 TL'nin Mahkeme kararı gereği 19.08.2019 tarihinde davacıya iade edildiği, davacının faiz tutarı kadar zarara uğramış olduğu anlaşıldığından, davacının ödemiş olduğu miktar için 10.04.2019-19.08.2019 tarihleri arasında hesap edilen 3.748,93TL yasal faizin davalı idare tarafından davacıya ödenmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Davacının dava konusu tazminatın kamu alacaklarına uygulanacak en yüksek faiz uygulanması suretiyle ödenmesi istemi yönünden ise dava konusu tazminat isteminin faize ilişkin olduğu görüldüğünden faize faiz yürütülmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davacının maddi tazminat isteminin kısmen kabulüyle ile 3.748,93-TL maddi tazminatın davalı idarece davacıya ödenmesine; fazlaya ilişkin maddi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı ile davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDEN (DAVALININ) İDDİALARI: Davalı idare tarafından, rüzgar elektrik santrali projelerinin ormanların zirvelerine yapıldığı, bu alanlara ulaşım için genellikle geniş ve uzun yeni yolların ve bu türbinlerden üretilen enerjinin ulusal şebekeye bağlanması için enerji nakil hatlarının yapılması gerektiği, ayrıca bir türbin için yaklaşık bir hektar ormanlık alanın zarar gördüğünden ormanlık alanda verilen izinlerde büyük orman alanlarının tahrip olduğundan orman sayılan alanların üstün kamu yararı olması nedeniyle taleplerin orman alanları dışında alternatif alanların aranması veya bozuk sahaların tercih edilmesinin sağlanması, bunun mümkün olmaması halinde verimli ormanların tercih edilmesi durumunda kapalılık oranına göre beş kata kadar ilave ağaçlandırma bedeli alınarak ülkemizin değişik yerlerinde ağaçlandırma çalışmalarında ve bozulan orman alanlarının rehabilite edilmesinde kullanıldığını, davacı kuruma yargı kararı gereği ödenmesi gereken ilave ağaçlandırma bedelinin ödendiğini ileri sürerek kararın kabule ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
TEMYİZ EDEN (DAVACININ) İDDİALARI: Haksız şekilde kurumlarından tahsil edilen ilave ağaçlandırma bedelinin iadesinin de kamu alacağı niteliğinde olduğu, bu nedenle davalı kurumca 19.08.2019 tarihinde iade edilen 116.060,91 TL ilave ağaçlandırma bedeline 6183 sayılı Kanun uyarınca kamu alacaklarına uygulanan en yüksek faizin uygulanması gerektiği, davalı idareye ilave ağaçlandırma bedelinin ödendiği 10.04.2019 tarihinden kurumlarına iade edildiği 19.08.2019 tarihine kadar 6183 sayılı Kanun uyarınca işleyen faiz miktarı 10.931,98 TL olduğundan, bu miktarın tamamının tazminine karar verilmesi gerekirken 10.04.2019-19.08.2019 tarihleri arasında yasal faiz oranı dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen Mahkeme kararına karşı yapılan istinaf isteminin reddine ilişkin kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı kurum tarafından ilave ağaçlandırma bedelinin iptali istemiyle açılan davada iptal kararı verilip anılan kararın kesinleştiğinden davalı idarenin temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmakta olup davalı idarece savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin incelenmeksizin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava; davacı tarafından; daha önceden davalı kuruma ödediği 116.060,91 TL ilave ağaçlandırma bedelinin yargı kararı gereği tarafına ödendiği ancak anılan bedelin davalı idareye ödenmesinden kurumlarına geri ödendiği tarihe kadar faiz ödenmeyerek eksik ödeme yapıldığından bahisle 10.931,98 TL faiz bedelinin 19.08.2019 tarihinden itibaren kamu alacaklarına uygulanacak en yüksek faiziyle birlikte tarafına ödenmesi istemiyle açılmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun "İstinaf" başlıklı 45. maddesinde, "1) İdare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir.
3) Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir. Karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı verir.
6) Bölge idare mahkemelerinin 46 ncı maddeye göre temyize açık olmayan kararları kesindir." hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanun'un "Temyiz" başlıklı 46. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde; konusu yüz bin Türk lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idari işlemler hakkında açılan davaların; aynı maddenin (h) bendinde ise, maden, taşocakları, orman, jeotermal kaynaklar ve doğal mineralli sular ile ilgili mevzuatın uygulanmasına ilişkin işlemlere karşı açılan davalar hakkında verilen kararların Danıştay'da, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebileceği kurala bağlanmıştır.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden; İdare Mahkemelerinin tek hakim sınırı dışında kalan bütün kararlarına karşı mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine istinaf başvurusunda bulunulabileceği, bölge idare mahkemesince istinaf incelemesi üzerine verilen kararlara karşı ise sadece 2577 sayılı Kanun'un 46. maddesinde yer alan konular ile sınırlı olarak Danıştay'a temyiz başvurusunda bulunulabileceği, bölge idare mahkemelerince istinaf incelemesi üzerine verilen ve 46. madde kapsamı dışında olan kararların ise kesin olduğu görülmektedir.
Olayda, davacı kurumun İzmir ili Bergama ilçesindeki 58.351,39 m2 lik ormanlık alanda rüzgar elektrik santrali şebekeye bağlantı enerji nakil hattı için verilen izin nedeniyle alınan ilave ağaçlandırma bedelinin yargı kararıyla iptaline karar verildiği, davalı idare tarafından 19.08.2019 tarihinde 136.951,87 TL bedelin davacıya iade edildiği, davacı tarafından bu bedelin davalı idareye 10.04.2019 tarihinde ödendiğinden, anılan bedele 10.04.2019 tarihi ile 19.08.2019 tarihine kadar 6183 sayılı Kanunun kamu alacaklarına uygulanan en yüksek faiz işletilerek geri ödenmesi gerektiği, bu şekilde hesap edilen 10.931,98 TL bedelin 19.08.2019 tarihinden itibaren 6183 sayılı Kanun kapsamında kamu alacaklarına uygulanan en yüksek faiz ile birlikte ödenmesi istemiyle açılan tam yargı davasının, 2577 sayılı Kanunun 46. maddesinin 1-b bendinde yer alan miktarın altında olduğundan temyiz isteminin incelenmeksizin reddi gerekmektedir.
Uyuşmazlığın esasının, yargı kararı gereği davacıya iade edilen ilave ağaçlandırma bedelinin faiz işletilmeyerek zarara uğratıldıklarından bahisle eksik ödenen 10.931,98 TL lik kısmın ödenmesi istemi oluşturduğu, istenilen bu tutarın 2577 sayılı Kanunun 46. maddesinde belirtilen sınırın altında kaldığı, anılan maddenin diğer bentleri uyarınca da temyizen incelenebilecek konular arasında yer almadığından temyiz isteminin incelenmeksizin reddi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Bu durumda, temyiz istemine esas teşkil eden kararın Bölge İdare Mahkemesinin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunun 46. maddesine göre temyiz yolu açık olmayan "kesin" kararlarından olduğu anlaşıldığından temyiz isteminin incelenmesine yasal olanak bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, istemin temyiz isteminin incelenmeksizin reddine, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, 03/11/2021 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.