Danıştay 8. Daire 2020/890 Esas 2021/5003 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/890
Karar No : 2021/5003

TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : Kendi adına asaleten ... ve
...'na velayeten
1- ...
2- ...

VEKİLLERİ : Av. …
Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacılar tarafından murisleri ...'nun 25.04.2014 tarihinde İskenderun ... Dershanesi’nde eğitim görmekte iken pencereden düşerek ölmesi nedeniyle davacılardan, anne ... için 15.000-TL maddi, 35.000-TL manevi, baba ... için 15.000-TL maddi, 35.000-TL manevi, kardeşi ... için, 25.000-TL manevi, kardeşi ... için, 25.000-TL manevi olmak üzere toplam 30.000-TL maddi ve 120.000-TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:..., K:… sayılı kararda; davacılar tarafından; dershanenin fiziki şartlarının dershane olarak işletilmesi için yeterli olmadığı, buna rağmen çalışma ruhsatının düzenlendiği ve gerekli denetimlerin usulüne uygun olarak yapılmadığı ileri sürülmek suretiyle tazminat istemine konu ölüm olayında davalı idarenin hizmet kusurunun bulunduğu gerekçesiyle maddi ve manevi tazminat taleplerinin haklılığı ortaya konulmak istenmekte ise de, gerek İskenderun Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen ceza soruşturması, gerekse de idarece yürütülen idari soruşturma esnasında toplanan ve bir kısmının da yukarıda alıntısına yer verilen delillerden de anlaşılacağı üzere, müteveffanın dershanenin üçüncü kat penceresinden düşme sonucu hayatını kaybetmesinin nedeninin olayın gerçekleştiği dershanenin fiziki veya hukuki şartlarındaki bir eksiklikten veya yanlışlıktan kaynaklanmayıp olayın adli anlamda intihar vakası olduğunun yürütülen soruşturmalarla ortaya konulduğu, dolayısıyla tazminat istemine konu olay nedeniyle davalı idareye atfı kabil herhangi bir kusurun dava konusu olayda gerçekleşmediği, kusursuz sorumluluk hallerine ilişkin şartların da uyuşmazlık konusu olayda mevcut bulunmadığı anlaşıldığından, davacıların tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacılar tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davacılar tarafından, murisleri ...'nun elim olay sonucu vefat etmesinde ilgili dershanenin fiziki şartlarının dershane olarak işletilmesi için yeterli olmadığı ve bu eksik ve yeterli olmama durumunun davalı idare tarafından çalışma izni verilmesi ve devamında yeterli yapılmayan denetim sonucu ortaya çıktığı, yeterli denetim yapılmış olsa idi gerekli önlemlerin alınması doğrultusunda söz konusu olayın yaşanmayacağı, davaya konu olay ile ilgili dershane müdürü hakkında disiplin soruşturması açıldığı ve soruşturmacı tarafından kınama cezasının verilmesinin önerilmesi üzerine sicilinin iyi olması dolayısıyla uyarma cezası ile cezalandırıldığı, dolayısıyla soruşturma raporu doğrultusunda davalı idarenin hizmet kusuru bulunduğunun ortaya konulduğu, kullanılmayan dersliklerin kilitli olmaması sebebiyle elim olayın meydana geldiği ileri sürülerek istinaf kararının bozulması gerektiği belirtilmiştir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … DÜŞÜNCESİ :Tazminat istemine konu ölüm olayının ders yapılmayan ve kapılarının kilitli olması gereken derslikte meydana geldiği açık olmakla birlikte, bu hususun davalı idarece yapılması gerekli olan denetim eksikliğinden kaynaklanmadığı, dershanenin günlük işleyişiyle alakalı olduğu, dolayısıyla bu hususun salt denetim eksikliği sebebiyle gerçekleştiğinin ve olayda davalı idarenin hizmet kusuru bulunduğunun kabulüne hukuken imkan bulunmamaktadır. Temyize konu istinaf kararının açıklamalı onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava konusu olay ile ilgili davalı idarece başlatılan disiplin soruşturması sonucunda; dershanede öğleden sonra kullanılmayan dersliklerin kapılarının kilitlenerek gerekli güvenlik önlemleri alınmadığından dershane müdürü hakkında, 657 sayılı Devlet Memurları Kanun'un
125/B-a maddesindeki "görev mahallinde kurumlarca belirlenen usul ve esasları yerine getirmesinde kusurlu davranmak" fiilinin sübuta erdiği gerekçesiyle sicilinin olumlu olmasından dolayı kınama cezasının bir alt cezası olan uyarma cezasının tesis edildiği görülmektedir.
Bu kapsamda; tazminat istemine konu ölüm olayının öğleden sonra ders yapılmayan ve kapılarının kilitli olması gereken derslikte meydana geldiği açık olmakla birlikte, bu hususun davalı idarece yapılması gerekli olan denetim eksikliğinden kaynaklanmadığı, dershanenin günlük işleyişiyle ilgili olduğu, dolayısıyla bu hususun salt denetim eksikliği sebebiyle gerçekleştiği kabulü ile davalı idarenin hizmet kusuru bulunduğunun kabulüne hukuken imkan bulunmamaktadır.
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının yukarıda belirtilen açıklama ile ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 03/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.