15. Hukuk Dairesi 2018/1811 E. , 2018/4599 K.
"İçtihat Metni"Davacı-karşı davalı ... Yapı San. ve Tic. A.Ş. ile davalı-karşı davacı ... arasındaki davadan dolayı ... 10. Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 22.05.2014 gün ve 2013/12-2014/217 sayılı hükmü onayan 23. Hukuk Dairesi"nin 26.01.2017 gün ve 2014/9711-2017/183 sayılı ilamı aleyhinde taraf vekillerince karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Asıl dava, 02.11.2009 tarihli Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi"nde yüklenici olan davacının, arsa sahibi olan davalıların üstlerine düşen edimlerini yerine getirmeyerek 45 gün içerisinde arsayı boş olarak kendilerine devretmediği gerekçesi ile sözleşmenin feshi ve menfi ve müspet zararlarına karşılık şimdilik 50.000,00 TL"nin tahsili istemine ilişkindir. Karşı dava ise protokollerde taahhüt edilen 1.500,000 USD"nin ödenmediği, davacı yüklenicinin temerrüdü nedeni ile sözleşmenin feshi, sözleşme uyarınca devredilmiş 52 ada 13 nolu parselin 1/2 payının tapu iptâl ve tescili ile sözleşmenin feshi nedeni ile uğranılan zarara karşılık şimdilik 10.000,00 TL"nin tahsili talep ve dava edilmiştir. Mahkemece, arsa sahibinin sözleşmede kararlaştırılan arsayı boş olarak teslim etme ve ipoteği kaldırma yükümlülüğünü yerine getirmediği, bu hususlarda kusurlu bulunduğu, yüklenicinin ...’deki daireyi arsa sahibine devrederek bu husustaki yükümlülüğünü yerine getirmiş olduğu, öte yandan, arsa sahibinin sözleşmedeki yükümlüğüne aykırı olarak üçüncü kişi ile sözleşme yaptığının tespit edildiği, her iki tarafın birlikte üstlendiği komşu parsellerin alınması ve tevhid edilmesi ile ilgili hususların ise yerine getirilmediği, arsa sahibinin öncelikli olarak taahhütlerini yerine getirmemesi ve bunda kusurlu olması nedeniyle sözleşmenin ifasının imkansız hale geldiği, bu haliyle, yüklenicinin sözleşmeyi fesihte haklı olduğu, her iki tarafın tazminat isteklerini kanıtlayamadıkları, sözleşmede, sözleşmenin haklı olarak feshedilmesi halinde dahi yükleniciye devredilmiş bulunan taşınmaz hissesinin geri istenemeyeceği kararlaştırıldığından, arsa sahibinin karşı davadaki tapu iptâl ve tescil isteminin yerinde olmadığı gerekçesiyle, asıl davanın kısmen kabulü ile 02.11.2009 tarihli Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi"nin feshine, diğer taleplerin reddine ve karşı davanın da reddine karar verilmiştir. Verilen karar taraflarca temyiz edilmiş, Yargıtay 23. Hukuk Dairesi"nce yapılan temyiz incelemesi sırasında kararın onanmasına karar verilmiş, bu karara karşı taraflarca karar düzeltme talebinde bulunulmuştur.
Karar düzeltme talebinin kural olarak temyiz incelemesini yapan Yargıtay Hukuk Dairesince yapılması gerekmekte ise de; Yargıtay Büyük Genel Kurulu"nun 09.02.2018 gün 2018/1 sayılı işbölümü kararı ile arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanan 01.07.2016 tarihinden sonra temyiz ya da karar düzeltme talepli olarak Yargıtay"a gelen
dosyalardaki temyiz ya da karar düzeltme taleplerini incelemek görevi Yargıtay 15. Hukuk Dairesi"ne verildiğinden karar düzeltme talebi Dairemizce incelenmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre HUMK"nın 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birisine uygun olmayan asıl davaya yönelik tarafların karar düzeltme isteğinin reddi gerekmiştir.
2-Karşı dava bakımından;
492 sayılı Harçlar Kanunu hükümlerine göre: Yargı işlemlerinden bu kanuna bağlı (1) sayılı tarifede yazılı olanları, yargı harçlarına tabidir (2. md.). Yargı harçları (1) sayılı tarifede yazılı işlemlerden değer ölçüsüne göre nispi esas üzerinden, işlemin nev"i ve mahiyetine göre maktu esas üzerinden alınır (15. md.). Değer tâyini mümkün olan hallerde dava dilekçelerinde değer gösterilmesi mecburidir. Gösterilmemişse davacıya tespit ettirilir. Tespitten kaçınma halinde, dava dilekçesi muameleye konmaz (16/3. md.). Noksan tespit edilen değerler hakkında 30"uncu madde hükmü uygulanır (16/4. md.). Yargı harçları (1) sayılı tarifede yazılı nispetler üzerinden alınır (21. md.). Harçlar Kanunu 28. maddeye göre (1) sayılı tarifede yazılı nispî karar ve ilâm harcının 1/4"ü peşin alınır (28. md.). Yargılama sırasında tespit olunan değerin, dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa, yalnız o oturum için yargılamaya devam olunur, takip eden oturuma kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilâm harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz. Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 150. maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın işleme konulması noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır (30. md.). Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz (32. md.). HMK"nın 120/1. maddeye göre de davacı, yargılama harçlarını mahkeme veznesine yatırmak zorundadır.
Karşı dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan, 52 ada 13 nolu parselin 1/2 payının tapu iptâl ve tescili ile sözleşmenin feshi istemine ilişkin olup, 492 sayılı Harçlar Yasası"nın 16/II. maddesi gereğince taşınmazın değeri üzerinden nispi harca tabidir. Dava dilekçesinde tapu iptal tescil istemine dair değer belirtilmemiş, keşif sonucu alınan 21.10.2013 tarihli bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın 1/2 hissesinin değeri karşı dava tarihi itibariyle 1.750,000,00 TL olarak belirlenmiş, karşı davacı tarafından bu miktar üzerinden nispi tamamlama harcı yatırılmamıştır. Mahkemece sadece tazminat istemine ilişkin 10.000,00 TL"lik talep bakımından maktu dava açma harcı alınmıştır. Yatırılması gerekli harçlar yatırılmaksızın davanın görülmesi mümkün değildir. Harç kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece gözetilmesi gerektiği gibi temyiz nedeni olarak ileri sürülmese bile Yargıtay tarafından da gözetilmesi gerekir. Bu durumda mahkemece harcın tamamlanması için davalı- karşı davacı tarafa süre verilmeli, süresi içinde harç yatırılmaz ise dosya işlemden kaldırılmalı, harç eksikliği tamamlanır ise yargılamaya devam edilerek esastan inceleme yapılmalıdır.
Kamu düzenine ilişkin bu kurallara rağmen eksik harcın yatırılması için gereken işlemler yapılmadan esastan inceleme yapılarak bu konuda karar verilmesi doğru olmamış, karşı davaya ilişkin kararın bu gerekçeyle bozulması gerekirken bu hususun gözden kaçırıldığı anlaşıldığından Yargıtay 23. Hukuk Dairesi"nin onama ilamının karşı dava bakımından kaldırılması zorunlu bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle tarafların karar düzeltme taleplerinin reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 26.01.2017 gün 2014/9711 Esas, 2017/183 Karar sayılı onama ilamının karşı dava ile ilgili kısmının kaldırılarak yukarıda
belirtilen gerekçeyle BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 19,20 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacı-karşı davalıdan, bakiye 19,20 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı-karşı davacıdan alınmasına, ödedikleri karar düzeltme peşin harçlarının istek halinde karar düzeltme isteyen taraflara geri verilmesine, 21.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.