![Abaküs Yazılım](/3.png)
Esas No: 2016/5361
Karar No: 2018/2522
Karar Tarihi: 02.04.2018
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/5361 Esas 2018/2522 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
.....
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde davalı vekilince duruşmalı, davacılar vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmiştir.
Temyize konu karar duruşma isteminden feragat ettiğinden incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca kendi edimini yerine getirmesine ve tüm parsel tapusunun peşinen devredilmesine rağmen sözleşme gereği kendisine devredilmesi gerektiğini ileri sürerek, 6797 ada 1 parsel sayılı taşınmazda halen müvekkilinin oturduğu bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, sözleşmenin konusunun diğer ada ve parseller olduğunu 6797 ada 1 parsel sayılı taşınmazın bedeli ödenmek sureti ile satın alındığını, arsa payı karşılığı verilmediğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davanın reddine dair verilen kararının davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 2008/1274 E., 2009/583 K. sayılı ilamı ile taraflar arasında akdedilen harici sözleşmeye göre, dava dışı arsa maliklerinin de yer aldığı ve dava konusu olan 6791 ada 1 parsel ile dava konusu olmayan diğer taşınmazlar üzerinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapılması, 6791 ada 1 parselin %62 hissesinin yükleniciye verilmesi ve yine bu adada yer alan 8 bağımsız bölümün de arsa sahibine anahtar teslimi arsa sahibine verilmesinin kararlaştırıldığı, bu parsel ve diğer parsellerin tamamının arsa sahipleri tarafından satış yolu ile yükleniciye devredildiği, davalının sözleşmeyi kabulü gözetildiğinde bu devrin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin ifası gereği olduğu, davacı tarafından ibraz edilen 29.07.2004 tarihli davalıya 30.000 TL ödemeye ilişkin makbuz, diğer ödeme belgeleri ve taahhütname olduğu halde bunların veriliş nedeninin araştırılmadığı, mahkemece bunların veriliş nedeni hususunda tarafların isticvap edilerek tapu devrinin neden sözleşmede belirtilenden fazla oranda yapıldığı hususunun araştırılması gerektiği, diğer arsa sahiplerinin davaya muvafakatinin alınması, muvafakat etmemeleri halinde ise dava kabul edilecekse davacının hissesi oranında arsa payını isteyebileceği belirtilerek bozulmuştur. Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu dinlenen diğer arsa sahibi Hasan beyanında yükleniciye taşınmazı devrederken para almadığını beyan etmiş, diğer arsa sahibi Yaşar Mustafa ise devir karşılığında her hissedarın farklı anlaştığını, kendisinin para aldığını, davacının davalıya ödemede bulunması ve sözleşmede öngörülenden daha fazla tapuyu devretmesi (satış olarak gösterilmişse de sözleşmenin ifası kapsamında olduğu anlaşılmakla) ve diğer arsa sahiplerinin sözleşmeden doğan bağısmız bölüm talep hakları kapsamında değişiklik
../..
S.2.
yapılması olarak değerlendirilemeyeceği, davacı dışındaki arsa sahiplerinin davaya muvafakat etmedikleri ve davacının sadece kendi arsa payını talep edebileceği ve arsa sahipleri arasında başka bir paylaşımın varlığı da tespit edilemediğinden her birinin eşit oranda paya sahip olduğunun kabul edilmesi gerektiği gerekçesi ile ¼ hissenin iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2)Mahkemece bozma ilamına uyularak yargılama yapılmış ise de, bozma ilamına yanlış anlam verilerek ve dava dışı duruşmaya gelen arsa sahiplerinin beyanları da davaya muvafakat etmeme şeklinde yorumlanarak karar verilmiştir. Bozma ilamı, dava dışı arsa sahiplerinin söz konusu arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince ve davacının iddiaları doğrultusunda her bir arsa sahibinin ve bu arada kendilerinin de değişik miktarlarda da olsa bir miktar bedel veya bağımsız bölüm alıp almadıklarının tespiti ve bu çerçevede davacı iddilarının değerlendirilmesine yöneliktir. Nitekim davada beyanda bulunan arsa sahiplerinin bedel ve daire aldıklarını beyan etmiş olmalarına rağmen, iş bu davaya muvafakat etmediklerini bildirmiş olmaları mevcut dosya kapsamı, davacı iddiaları ve kendi beyanları ile çelişmektedir. Diğer yandan dava dışı arsa sahiplerine gönderilen açıklamalı davetiyeler de dava dışı arsa sahiplerinin duruşmaya gelip beyanda bulunmamaları halinde davaya muvafakat etmiş sayılacağı ihtarı yerine muvafakat etmemiş sayılacağı ihtarını içermesi de doğru görülmemiş olup, yapılacak iş duruşmaya gelip beyanda bulunmayan arsa sahibine belirtilen şekilde meşruhatlı davetiye çıkarılıp, gelmesi halinde beyanı alınarak dava konusu taşınmaz üzerinde hak iddia edip etmediği, ediyorlarsa bu konudaki delilleri de değerlendirilip, duraksamaya yer bırakmayacak şekilde uygun sonuç dairesinde bir karar vermektir. Bu nedenle eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirme ile verilen kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm davacılar vekilinin (2) nolu bendim kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacılar yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz eden davalılardan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.