Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/12292 Esas 2019/10977 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/12292
Karar No: 2019/10977
Karar Tarihi: 20.05.2019

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/12292 Esas 2019/10977 Karar Sayılı İlamı

3. Ceza Dairesi         2019/12292 E.  ,  2019/10977 K.

    "İçtihat Metni"


    Kasten öldürme, kasten yaralama ve tehdit suçlarından şüpheliler ... ve ...haklarında Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 25.12.2018 tarihli ve 2018/91088 soruşturma, 2018/42733 Esas, 2018/6110 sayılı iddianamenin iadesine dair Bakırköy 19. Ağır Ceza Mahkemesinin 03.01.2019 tarihli ve 2018/101 iddianame değerlendirme sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 21.01.2018 (2019) tarihli ve 2019/69 değişik iş sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 11.04.2019 tarih ve 2019/1469 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 17.04.2019 tarih ve 2019/40165 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
    Mezkur ihbarnamede;
    Dosya kapsamına göre, olay tarihinde kardeşler ..., ... ve ... ile ...."in oğlu olan .... arasında,...."in birlikte yaptıkları ortak işten ayrılması sonrasında çıkan tartışma ve kavga nedeniyle yürütülen soruşturma sonucunda, şüpheliler ... ve .... hakkında kasten öldürme ve tehdit suçlarından iade konusu iddianamenin düzenlendiği, şüpheliler ... ve ..."in birbirlerine karşı işledikleri basit kasten yaralama suçlarına ilişkin olarak ise Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca şikayet yokluğu nedeniyle 25.12.2018 tarihli ve 2018/91088 soruşturma sayılı kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin ek karar verildiği, her ne kadar Bakırköy 19. Ağır Ceza Mahkemesince, soruşturma konusu olayda kardeş olan şüpheliler ... ve ..."in birbirlerine karşı işledikleri 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 86/2 ve 86/3-a maddeleri kapsamında kalan basit yaralama suçunun takibinin şikayete bağlı olmaması nedeniyle takipsizlik kararına konu edilemeyeceğinden bahisle iddianamenin iadesine karar verildiği anlaşılmış ise de;
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 170/3. maddesinde iddianamede nelerin gösterileceği, aynı Kanun’un 174/1. maddesinde iddianamenin hangi hallerde iadesine karar verileceğinin belirtildiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesinde yer alan “Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet savcısı, bir iddianame düzenler.” hükmü uyarınca Cumhuriyet savcısının dava açmasının zorunlu olduğu ve suçun hukuki nitelendirilmesinin de Cumhuriyet savcısına ait olduğu, bu durumda mahkemece, iddianamede gösterilen olaylarla ilgili olarak ibraz edilen deliller ve yargılama sırasında ibraz edilebilecek deliller birlikte değerlendirilerek yargılama sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği, adı geçen şüpheliler hakkında kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin ek karar verilmesinin iade nedeni olamayacağı gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde, isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 21.01.2018 (2019) tarihli ve 2019/69 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nin 309/4. maddesi gereğince kanun yararına BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 20.05.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.

















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.