Tehdit - yaralama - yasak silah taşıma - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2015/27913 Esas 2016/2118 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/27913
Karar No: 2016/2118
Karar Tarihi: 10.02.2016

Tehdit - yaralama - yasak silah taşıma - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2015/27913 Esas 2016/2118 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanık hakkında tehdit, yaralama ve yasak silah taşıma suçlarından mahkumiyet kararı vermiştir. Temyiz isteği reddedildikten sonra yapılan incelemede, sanığın suçlu olduğu kanıtlanmış ve vicdani kanının kesin olduğu belirtilmiştir. Ancak Anayasa Mahkemesi'nin bir kararı sonucunda, hükümlünün hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak seçme ve seçilme ehliyetlerinden yoksun bırakılması uygulamasına ilişkin hükümler iptal edilmiştir. Bu nedenle, Mahkeme kararından TCK'nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendinde yer alan \"ve diğer siyasi hakları kullanmaktan\" ibaresi çıkarılmak suretiyle düzeltme yapılmıştır. Bu bağlamda, hükümlerin diğer yönleri kanuna uygun bulunmuştur. Kanun maddeleri: TCK'nin 53. maddesi.
4. Ceza Dairesi         2015/27913 E.  ,  2016/2118 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Tehdit, yaralama, yasak silah taşıma
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
    Sanığa yükletilen tehdit, yaralama ve yasak silah taşıma eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı; böylece olaylara ilişkin sorunlarda gerekçenin yeterli bulunduğu,
    Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunlarda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
    Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
    Ancak,
    Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendinde yer alan “ve diğer siyasi hakları kullanmaktan” ibaresinin iptaline karar verilmiş, ayrıca aynı bentte yer alan “seçme ve seçilme” ehliyetleri ile ilgili olarak da, hükümlünün, hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakılması uygulamasını engelleyici nitelikte iptal kararları verilmiş olması ve doğan boşluk nedeniyle bu hususta yeni bir yasal düzenleme yapılması ihtiyacının ortaya çıkması karşısında, yerel mahkeme hükmünde bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakmaya ilişkin uygulamanın dayanaksız kalması,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanık ... müdafiinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye uygun olarak, hükümlerde TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımdan (b) ibaresinin çıkartılarak DÜZELTİLMEK ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükümler, bu bağlamda ONANMAK suretiyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesi uyarınca davanın esasına, 10.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.