11. Hukuk Dairesi 2018/4505 E. , 2019/6034 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Bitlis Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 30/04/2018 tarih ve 2016/41-2018/371 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankanın Bitlis Şubesindeki cari ve yatırım hesabından bilgisi dışında para çekildiğini, para çekilmesine ilişkin tediye makbuzlarındaki imzaların müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek, 8.700,00 TL"nin paranın hesaptan çekildiği tarihten itibaren reeskont faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Türkiye İş Bankası A.Ş. vekili, zamanaşımı def"inde bulunmuş, davanın esasına ilişkin olarak da 7 yılı aşkın süre içinde davacı tarafça hesap ile ilgili bir başvuruda bulunulmadığını, 19.06.2000 tarihli ibranameyle davacının müvekkilini ibra ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu, bozma ilamı ve dosya kapsamına göre, davacının davalı bankanın Bitlis şubesi nezdinde bulunan hesabından bilgisi ve rızası dışında 8.700,00 TL para çekildiği, davacının davalı bankaya dava tarihinde önce bir başvurusunun bulunmadığı, davalı bankanın dava tarihi olan 26/06/2007 tarihinde temerrüte düşürüldüğü gerekçesi ile davanın kabulü ile 8.700,00 TL alacağın başvuru tarihi olan 26/06/2007 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, fazlaya dair talebin saklı tutulmasına karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 445,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 01/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.