4. Ceza Dairesi Esas No: 2013/33372 Karar No: 2016/2068 Karar Tarihi: 09.02.2016
Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2013/33372 Esas 2016/2068 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir karara göre, sanık mağdurları tehdit etmiş ve suçlu bulunarak mahkum edilmiştir. Ancak, kararda yapılan hatalı yargılama nedeniyle hüküm bozulmuştur. Sanığın suçu TCK'nın 106/1. maddesinde düzenlenen \"sair tehdit\" suçu olarak değerlendirilirken, bu yanlış bir değerlendirmedir. Ayrıca, sanığın daha önce aldığı adli para cezası tekerrüre esas alınmış ve TCK'nın 53/l-(c) maddesi gereği hak yoksunluğundan mahkum edilmiştir. Ancak Anayasa Mahkemesi'nin kararı doğrultusunda, bu yasanın bazı bölümleri iptal edilmiş olduğu için, yerel mahkeme tarafından yapılan uygulama dayanaksızdır ve hüküm bozulmuştur. Kararda geçen kanun maddeleri ise TCK'nın 106/1, 58 ve 53/l-(c) maddeleridir.
4. Ceza Dairesi 2013/33372 E. , 2016/2068 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tehdit HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanığın, mağdurları "Ben sinirleniyorum, burayı dağıtırım, Kaymakamlık binasını sizin başınıza yıkarım, devlet bana para vermek zorunda" biçimindeki sözler ile tehdit ettiğinin kabul edilmesi karşısında, eylemin TCK"nın 106/l. maddesinin birinci fıkrasının son cümlesinde düzenlenen sair tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden aynı madde ve fıkranın birinci cümlesi uyarınca hüküm kurulması, 2-Sanığın kesin nitelikteki adli para cezası içeren ilamının TCK"nın 58. maddesi uyarınca tekerrüre esas alınması, 3-TCK"nın 53/l-(c) maddesindeki hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi, 4-Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendinde yer alan “ve diğer siyasi hakları kullanmaktan” ibaresinin iptaline karar verilmiş, ayrıca aynı bentte yer alan “seçme ve seçilme” ehliyetleri ile ilgili olarak da, hükümlünün, hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakılması uygulamasını engelleyici nitelikte iptal kararları verilmiş olması ve doğan boşluk nedeniyh bu hususta yeni bir yasal düzenleme yapılması ihtiyacının ortaya çıkması karşısında, yerel mahkeme hükmünde bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakmaya ilişkin uygulamanın dayanaksız kalması, Bozmayı gerektirmiş ve sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki düzeltilerek onama düşüncesinin reddiyle HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 09/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.