Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/462
Karar No: 2016/3598
Karar Tarihi: 01.03.2016

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2016/462 Esas 2016/3598 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı derneğin feshine karar verilmesi talep edilen davanın davacısı Cumhuriyet Savcılığıdır. Ancak Cumhuriyet Savcısının özel hukuk alanında dava açma hakkı sınırlıdır ve kaynağı Anayasa ve kanunlardan alınmalıdır. Davalı derneğin feshine karar verilmesi talep edilen Afyon Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından kabul edilmiştir. Ancak Mahkeme, Cumhuriyet Savcılığı'nın dava açma hakkı bulunmadığını gözetmeksizin davanın kabulüne karar vermiştir. Bu nedenle, kararın temyiz edilmesiyle Yargıtay 18. Hukuk Dairesi, kararın bozulmasına karar vermiştir.
Kanun maddeleri:
- Türk Medeni Kanunu (TMK) 87/5. madde: Dernekler, olağan genel kurul toplantısını iki defa üst üste yapmaması nedeniyle feshine karar verilebilir.
- TMK 87. madde: Derneklerin süresi sona erer veya genel kurul toplantısını yapmayan veya zorunlu organları oluşturmayan, borç ödemede acze düşen, tüzüğe uygun olarak yönetim kurulu oluşturamayan veya olağan genel kurul toplantısını iki defa üst üste yapmayan dernekler kendiliğinden sona erer. Bu durumda ilgili sulh hakiminden derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespitini isteyebilir.
18. Hukuk Dairesi         2016/462 E.  ,  2016/3598 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi


    Davanamede, davalı derneğin feshine karar verilmesi talep edilmiştir. Mahkemece talebin kabulüne karar verilmiş, hüküm ilgili tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Dava, ... Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından davalı derneğin 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 87/5.maddesi gereğince, olağan genel kurul toplantısını iki defa üst üste yapmaması nedeniyle feshine karar verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davalı derneğin kendiliğinden sonra erdiğinin tespitine karar verilmiştir.
    Türk Medeni Kanununun 87.maddesine göre; dernekler, 1. Amacın gerçekleşmesi, gerçekleşmesinin olanaksız hale gelmesi veya sürenin sona ermesi, 2. İlk genel kurul toplantısının kanunda öngörülen sürede yapılmamış ve zorunlu organların oluşturulmamış olması, 3. Borç ödemede acze düşmüş olması, 4. Tüzük gereğince yönetim kurulunun oluşturulmasının olanaksız hale gelmesi, 5. Olağan genel kurul toplantısının iki defa üst üste yapılamaması halinde kendiliğinden sona erer; her ilgili, sulh hakiminden, derneğin kendiliğinden sonra erdiğinin tespitini isteyebilir.
    Davacı sıfatı, kural olarak dava konusu hakkın sahibine aittir. Ancak özel kanun hükümleri ile bazı hallerde dava konusu hakkın sahibi olmayan üçüncü kişiye de dava açma hak ve yetkisi tanınmıştır. Bu haller istisnai niteliktedir ve ancak özel bir kanun hükmüne dayanabilir. Bu hallerden birisi de kamu yararı düşüncesi ile Cumhuriyet Savcılarına bazı hukuk davalarını açma hak ve yetkisinin tanınmış olmasıdır. Cumhuriyet Savcılarının görev ve yetkileri ile açabilecekleri özel hukuk davaları da dahil tüm davalar kanunda gösterilmiştir. Dolayısıyla, Cumhuriyet Savcıları dava açma hak ve yetkisini kanundan alır ve ancak kanunla verilmiş bu hak ve yetkiyi kullanarak dava açabilirler.
    Yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler ve yapılan açıklamalar dikkate alındığında Cumhuriyet Savcısının özel hukuk alanında dava açma hak ve yetkisinin sınırlı olduğu, bu yetkinin sınırının yine yetkiyi veren kanun ile düzenlendiği anlaşılmaktadır. Kanununun açıkça yetki vermediği bir konuda Cumhuriyet Savcısının davaname ile dava açarak derneğin feshini istemesi
    durumunda, Cumhuriyet Savcısının kaynağını Anayasa"dan ve kanunlardan almayan bir devlet yetkisini kullanmış olacağı, diğer bir anlatımla bu şekilde dava açmakta yetkisiz olduğu da her türlü duraksamadan uzaktır.
    Hal böyle olunca, davacı Cumhuriyet Savcılığının dava açma hakkı bulunmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK"nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi