5607 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2018/14189 Esas 2021/4239 Karar Sayılı İlamı

7. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/14189
Karar No: 2021/4239
Karar Tarihi: 17.03.2021

5607 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2018/14189 Esas 2021/4239 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir karar temyiz edilmiştir. Sanık 4733 sayılı Yasaya muhalefet suçuyla suçlanmıştır. Yargılama sonucu, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir. Ancak karar TAPDK’ya tebliğ edilmeden kesinleştirilmiştir. Sanık daha sonra basit yaralama suçu işlediği için önceki hüküm açıklanmıştır. Suç tarihi ve ele geçirilen eşyanın niteliği göz önüne alındığında, sanığın suçu 4733 sayılı Yasaya muhalefet suçunu teşkil etmektedir. Hükümde TAPDK’ya itiraz hakkı tanınması gerektiği ancak kararın tebliğ edilmediği için kesinleşmediği ve hukuka aykırı şekilde hüküm tesis edildiği belirtilmiştir. Ancak suç için asli dava zamanaşımı süresinin 8 yıl olduğu ve zamanaşımının son işlemi olan savunmanın alındığı tarihten itibaren 8 yıllık sürenin dolduğu bu nedenle sanığın temyiz itirazlarının yerinde olduğu sonucuna varılmıştır. Bu nedenle 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca hüküm BOZULMUŞTUR ve davaya konu kaçak eşyanın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaletiyle TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsadere edilmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyledir: 4733 sayılı Yasaya muhalefet suçu, 5237 sayılı TCK’nun 66. maddesi, 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi, 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi ve 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddesi.

7. Ceza Dairesi 2018/14189 E. , 2021/4239 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanık hakkında 4733 sayılı Yasaya muhalefet iddiası ile açılan kamu davasının yapılan yargılaması neticesinde, 13.02.2012 tarihinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın TAPDK"a tebliğ edilmeden 20.03.2012 tarihinde kesinleştirildiği, akabinde sanığın 20.06.2013 tarihinde işlediği basit yaralama suçu nedeniyle sanık hakkında verilen önceki hükmün açıklanmasına karar verilerek temyize konu hükmün kurulduğu,
Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliği nazara alındığında, sanığın eyleminin 4733 sayılı Yasaya muhalefet suçunu oluşturduğu, bu suçtan doğrudan zarar görenin ise TAPDK olduğu, bu nedenle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 13.02.2012 tarihli hükme yönelik TAPDK"nun itiraz hakkının bulunduğu, ancak söz konusu karar anılan kuruma tebliğ edilmediği için henüz kesinleşmediği ve sanık hakkındaki denetim süresi başlamadığından kesinleşmemiş karara dayanarak İstanbul 40. Asliye Ceza Mahkemesi"nce sanık hakkında açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanmasına karar verilerek yazılı şekilde hüküm tesisi yasaya aykırı ise de,
Suç tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK"nun 66. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendine göre suç için asli dava zamanaşımı süresinin 8 yıl olduğu, zamanaşımını kesen en son işlem olan sanığın savunmasının alındığı 13.02.2012 tarihinden itibaren 8 yıllık asli dava zamanaşımının temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmakla sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarıncahükmün BOZULMASINA, anılan maddeler uyarınca sanık hakkındaki davanın zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK"nun 223/8. maddesine göre DÜŞÜRÜLMESİNE, davaya konu kaçak eşyanın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaletiyle TCK"nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine, 17.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.