Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2018/112 Esas 2018/5359 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/112
Karar No: 2018/5359
Karar Tarihi: 08.05.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2018/112 Esas 2018/5359 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı şirket, hizmet alım sözleşmesi gereği işçilerin işçilik alacaklarından sorumlu tutulduğu için davacı bakanlık tarafından yapılan ödemeyi rücu hakkıyla geri talep etmektedir. Ancak dava dışı işçinin çalışma koşullarının detaylandırılmadığı için tarafların sorumlulukları eşitlenmeli ve davalının sadece dava dışı işçinin çalıştığı dönem için sorumlu olduğu kabul edilmelidir. Bu nedenle temyiz edilen hükmün davalı yararına bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun maddeleri:
- Hizmet Alım Sözleşmesi, 23. madde
- Hizmet İşleri Genel Şartnamesi, 38. madde
- HUMK'un 440/III-1 maddesi
13. Hukuk Dairesi         2018/112 E.  ,  2018/5359 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR

    Davacı,dava dışı işçi ... tarafından kurumlarına karşı açılan işçi alacakları davası nedeniyle 07.08.2013 tarihinde 8.629,55 TL ödemek zorunda kaldıklarını idare ile davalı şirket arasında imzalanan Hizmet Alım Sözleşmesinin 23.maddesi ve Hizmet İşleri Genel Şartnamesinin 38.maddesi gereği işçilik alacaklarından sorumluluğun yüklenici firmaya ait olduğunu,ödenen meblağın tamamını rücu hakkı bulunduğunu bu nedenle 8.629,55 TL’nin ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile 8.629,55 TL"nin 07.08.2013 ödeme tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Davacı, hizmet alım ihalesinin davalı tarafından üstlenildiğini, ihale şartnamesine göre, davalı yüklenicinin çalıştırdığı işçilerin iş hukukundan doğan her türlü işçilik hakları ile ilgili tazminatlarından sorumlu olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmış olup, dava dışı işçinin işçilik tazminatlarının tahsili için açtığı dava sonunda hesaplanan tazminatın eldeki davanın tarafı olan davacıdan tahsiline karar verildiği ve icra takibi sonunda da, davacı tarafından ödendiği ihtilafsızdır.
    Taraflar arasındaki uyuşmazlık, dava dışı işçiye ödenen fazla mesai ve genel tatil ücretleri alacağından hangi tarafın ne oranda sorumlu olduklarına ilişkindir. Uyuşmazlığın çözümünde öncelikle taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine, aynı sözleşmelerden kaynaklanan uyuşmazlıkla ilgili verilmiş mahkeme kararları ve genel hukuk prensipleri dikkate alınarak bir sonuca gidilmelidir.
    Davacı ile davalı arasında düzenlenen hizmet alım sözleşmesi ve ekleri olan şartnamelerin hükümleri incelendiğinde, davacı bakanlığın çalıştırılacak işçiler ile ilgili işe başlama,çalışma koşulları, denetleme,mali haklarının ödenmesi ile ilgili denetim ve kontrolü tamamen elinde bulundurduğu,ancak taraflar arasındaki sözleşme hükümlerinde,işçilerin iş akitlerinden doğacak dava konusu alacaklardan hangi tarafın ne oranda sorumlu olduğu hususunda bir düzenlemenin bulunmadığı görülmektedir. Hal böyle olunca tacir olan davalının çalıştırdıkları işçilerin fiili işçilik dışında sair tazminat ve ücret haklarından sorumlu olacaklarını bilebilecek durumda oldukları ancak, davacı bakanlığın da asıl işveren durumunu muhafaza etmesi nazara alındığında doğan zararlardan tarafların yarı yarıya ve davalı şirketin dava dışı işçiyi çalıştırdığı dönemle sınırlı sorumlu olacağı gözetilerek yapılacak inceleme sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken mahkemece açıklanan bu husus göz ardı edilerek alacağın tamamından davalının sorumlu olduğunun kabul edilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’un 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 08/05/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.