12. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/18760 Karar No: 2016/22081 Karar Tarihi: 24.10.2016
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/18760 Esas 2016/22081 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2016/18760 E. , 2016/22081 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı ... Nak. Tic. Ltd. Şti. tarafından limit ipoteğine dayalı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan ilamlı icra takibinde, borçlunun icra takibinin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece icranın geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. İİK.nun 149. maddesi; ipotek akit tablosunun kayıtsız ve şartsız para borcu ikrarını ihtiva etmesi ve alacağın muaccel olması halinde borçluya icra emri gönderileceğini öngörmektedir. Yine İİK.nun 150/ı maddesinde; "Borçlu cari hesap veya kısa orta, uzun vadeli kredi şeklinde işleyen nakdi veya gayrinakdi bir krediyi kullandıran tarafın ibraz ettiği ipotek akit tablosu kayıtsız ve şartsız bir para borcu ikrarını ihtiva etmese dahi,..." krediyi kullandıran tarafın başvurusu üzerine ve anılan maddede yazılı koşulların oluşması halinde "...icra müdürü 149. madde uyarınca işlem yapar..." hükmüne yer verilmiştir. Takip dosyası incelendiğinde; takip alacaklısının kredi veren kuruluş (banka) olmadığı ve ipoteğin limit (üst sınır) ipoteği olduğu anlaşılmaktadır. Dolayısıyla anılan maddedeki düzenleme, kredi veren kuruluşlar yönünden olup, diğer gerçek ya da tüzel kişilerin anılan maddeye dayalı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi yapmaları mümkün olmadığından, İİK.nun 150/ı maddesinin olayda uygulama yeri bulunmamaktadır. Bu husus İİK"nun 16/2. maddesine göre süresiz şikayete tâbi olup, mahkemece re"sen gözetilmesi gerekir. O halde, mahkemece, şikayetin kısmen kabulü ile icra emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken, takibe devam etme imkanı olmadığı gözetilmeksizin icranın geri bırakılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre alacaklının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.