4. Ceza Dairesi 2013/33834 E. , 2016/1918 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Sanık ..."e yükletilen tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından sanık ..."in ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2-Sanık ... hakkında tehdit suçundan kurulan hükmün temyizine gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanık ..."in, diğer sanık ..."ın yolunu keserek ..."ın kardeşi olan ""..."ı kendisi ile evlendirmedikleri takdirde organlarını satacağını, onu geneleve satacağını, başkasına yar etmeyeceğini ve onun kanını içeceğini"" söyleyerek...’ı tehdit ettiği,..."ın da ..."e karşı “ben de senin kanını içerim” şeklindeki sözlerle karşılık vermesi biçiminde gerçekleşen olayda, sanık ..."ın eyleminin, kendisine yönelmiş gerçekleştirileceği söylenen muhtemel haksız saldırı tehlikesinin giderilmesi ve defedilmesine yönelik olarak o anda saldırı tehlikesiyle orantılı biçimde ve haksız suç eylemini def zorunluluğu altında gerçekleştirilmesi nedeniyle TCK"nın 25/1. maddesi uyarınca meşru savunma hali kapsamında kaldığı gözetilmeden mahkumiyet hükmü kurulması,
Kanuna aykırı, sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 08/02/2016 tarihinde Üyeler ... ve ..."ın sanık lehine haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiği yönündeki karşı oyları ve oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY:
...Asliye Ceza Mahkemesi"nin 15/11/ 2011 tarih ve 2011/164 E, 2011/226 K sayılı ilamıyla sanık ... hakkında, diğer sanık ..."in kızkardeşi aleyhine "... kendisi ile evlendirmedikleri takdirde organlarını satacağını, onu geneleve satacağını, başkasına yar etmeyeceğini ve onun kanını içeceğini" söyleyerek tehdit etmesi üzerine sanığın da diğer sanık ..."e hitaben "ben de senin kanını içerim" şeklinde sözlerle tehdit ettiğinden bahisle TCK 106/1-1. cümle, 29, 62, 50/1-a, 52/2-4 maddelerinin uygulanması ile netice olarak 740 TL Adli para cezası verildiği, sanığın bu mahkumiyet kararını temyiz ettiği tartışmasızdır.
Sayın çoğunluk; sanık ..."in, sanığın kızkardeşini tehdit etmesi üzerine bu tehdit eylemini gerçekleştirdiğinden bahisle sanık hakkında TCK"nın 25. maddesi hükümleri uyarınca eyleminin meşru savunma hali kapsamında kaldığını kabul ederek ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken mahkumiyet hükmü kurulmasını yasaya uygun bulmadığından hükmün bozulması yönünde karar vermiş ise de biz bu karara katılmadığımızdan muhalif kaldık.
Sanık ... tarafından sanık ..."ın kızkardeşinin tehdit edildiği açıktır. Burada TCK"nın 25. maddesi kapsamında Yasanın aradığı "derhal o anda hal ve koşullara göre saldırı ile orantılı biçimde defetmek zorunluluğu" bulunmamaktadır. Yani burada sanığın kızkardeşinin tehlike altında bulunan bir hakkı bulunmamaktadır. Sanık ..."in; sanık ..."ın kızkardeşine yönelmiş "tehlike" doğuran bir saldırısı bulunmamaktadır. Burada meşru savunma halini kabul ettiğimiz takdirde insanlar sözlü olarak yapılan tüm saldırılarda kendileri ihkak-ı hak yoluna başvuracaklar ve toplumda karmaşa- kaos oluşacaktır.
Sanık ..., diğer sanık ..."in kızkardeşi hakkında söylediği tehdit sözlerine tehditle karşılık vermek yoluyla kardeşine yönelik hangi tehlikeyi önlemiştir? Mahkeme yerinde bir uygulama yaparak bu haksız hareketin ağırlığını gözönünde bulundurmuş ve sanık ... lehine ¾ oranında bir haksız tahrik indirimi yapmıştır ve bu yeterlidir.
Yukarıda belirttiğimiz gerekçelerle Mahkemenin sanık ..."ın eyleminden dolayı yapmış olduğu uygulamanın yerinde olduğu kanısıyla söz konusu kararın onanması görüşünde olduğumuzdan sayın çoğunluğun bu yöndeki kararına katılmadığımızı saygılarımızla arz ederiz.