Abaküs Yazılım
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/1195
Karar No: 2022/1021
Karar Tarihi: 13.09.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/1195 Esas 2022/1021 Karar Sayılı İlamı

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/1195 Esas 2022/1021 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1195
KARAR NO : 2022/1021

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR


İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/11/2018
NUMARASI : 2016/557 Esas 2018/688 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ
DAVA : İpoteğin Kaldırılması
DAVA TARİHİ : 17/06/2016
KARAR TARİHİ : 13/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/09/2022

Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılmasına ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi kapsamında müvekkili tarafından kendisine ait taşınmaz üzerinde davalı banka lehine ipotek tesis edildiğini, kredi borçlarının tamamen ödenmesine rağmen ipoteğin kaldırılmadığını iddia ederek ...parselde bulunan 1 nolu daire üzerine tesis edilmiş ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesine talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı itirazında bulunmuş, davaya bakmakta görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, görev yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, ihtarnamenin davalıya usulüne uygun tebliğ edilmediğini, davacı ve ailesinin borçlarından dolayı devam eden riskleri bulunduğundan ipoteğin kaldırılmadığını, yapılan işlemin yerinde olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davacının davalıya herhangi bir borcu bulunmadığı, buna rağmen daha önce ipotek konulan dava konusu 1 nolu bağımsız bölüm üzerindeki ipoteğin halen devam ettiği, tapu kayıt bilgilerinden davalı bankanın bu taşınmaz üzerindeki ipoteğin devamı konusunda tapu müdürlüğüne beyanda bulunduğu, yapılan işlemin usulsüz olup davacının davalıya herhangi bir borcu ve riski bulunmadığı gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu ipoteğin kaldırılabilmesi için ipotek fek harcının yatırılması gerektiği, davacı tarafından işbu tutar karşılanmadığından ipoteğin kaldırılması işlemi gerçekleştirilemediği, mahkemece hüküm tesisi edilirken bu hususa ilişkin değerlendirme yapılmadığı, ipoteğin kaldırılması talebine ilişkin ihtarnamenin müvekkili bankaya usulüne uygun biçimde tebliğ edilmediğini, Türk Medeni Kanunu'nun 883. maddesinde; "Alacak sona erince ipotekli taşınmazın maliki, alacaklıdan ipoteği terkin ettirmesini isteyebilir." hükmünün yer aldığını, davacı yan tarafından ipoteğin kaldırılmasına dair bir isteğin müvekkil bankaya ulaştırılmaması (usulüne uygun olarak tebligat yapılmaması nedeni ile müvekkil bankanın bu talepten haberdar olmaması) nedeni ile kanunda aranan bildirim şartı yerine getirilmemiş olduğundan haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesi gerektiğini davacı ve aile fertlerinin müvekkil bankaya olan borçlarının ve kredi risklerinin halen devam ediyor olması ve dava konusu ipoteğin de bu risklerin teminatı olması nedeni ile davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davaya konu edilen ipoteğin davacının, asıl borçlu ve/veya kefil sıfatı ile imzalamış olduğu kredi borçlarından kaynaklanan müvekkil bankaya olan doğmuş ve doğacak risklerinin teminatı olmak üzere tesis edilmiş olduğunu, davaya konu ipotek ile teminat altına alınmış olan gerek davacının gerekse de aile fertlerinin müvekkil bankaya olan kredi borçlarının tamamı sona ermemiş olduğundan taraflar arasında imzalanmış olan sözleşmeler uyarınca ipoteğin kaldırılmasının talep edilemeyeceğini bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun sona ermesi nedeniyle sözleşme kapsamında tesis edilen ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir.
Dairemizin 24/06/2020 tarih ve 2019/373 Esas 2020/590 Karar sayılı ilamı ile davacının açılan davada aktif husumet (davada sıfatı) bulunmadığından davasının usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi yerinde görülmediğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davacının davada sıfatı bulunmadığından aktif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmiş, dosyanın davacı tarafça temyiz edildiği, temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 27/04/2022 tarih ve 2020/6219 Esas 2022/3500 Karar sayılı ilamı ile Dairemiz kararının bozulduğu ve Dairemizce 2022/1195 esasını almıştır.
Davalı vekili 04/08/2022 UYAP tarihli karar düzeltme dilekçesi ile Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 27/04/2022 tarih ve 2020/6219 Esas 2022/3500 Karar sayılı ilamının düzeltilerek bozma kararının kaldırılmasına, Dairemiz kararının onanmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Tüm bu nedenlerle davalı vekilinin karar düzeltme talebi hakkında Dairemizce karar verilemeyeğinden dosyanın karar düzeltme talebi hakkında karar verilmek üzere Yargıtay 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine, esasın bu şekilde kapatılmasına karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı vekilinin karar düzeltme talebi hakkında Dairemizce karar verilemeyeğinden dosyanın karar düzeltme talebi hakkında karar verilmek üzere Yargıtay 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine, esasın bu şekilde kapatılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK'nın 361. maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.13/09/2022



Başkan- Üye - Üye - Zabıt Katibi -

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi