10. Hukuk Dairesi 2019/3856 E. , 2020/6035 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti, aksine olan Kurum işleminin iptali ile yaşlılık aylığı bağlanması istemine ilişkindir.
Mahkeme, bozma ilamına uyulmak suretiyle yapılan yargılama sonucunda ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı, davalı işveren tarafından yapılan 20.02.2007-30.11.2007 tarihleri arasındaki döneme ait bildirimlerin davalı Kurum müfettişinin 07.03.2008 gün 14 sayılı raporu sonucunda yapılan bildirimlerin gerçek ve fiili çalışmaya dayanmadığı gerekçesiyle iptal edildiği iddiasıyla; Kurum işleminin yerinde olmadığının tespitini ve 05.04.2010 tarihli tahsis talebini takip eden aybaşı itibariyle yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespitini istemiştir.
Önceki bozma ilamında “... Dosya kapsamına göre, davalı işveren tarafından davacının 20.02.2007 tarihinde işe girdiği bildirimini içeren işe giriş bildirgesinin aynı gün Kuruma verildiği, sigorta hizmet cetveline göre ise, 20.02.2007 ile 30.11.2007 tarihleri arasında davalıya ait 1025476 sicil numaralı işyerinden tam bildirim yapıldıktan sonra iptal edildiği, davacının 01.12.2007 tarihinden itibaren 1023608 numaralı işyerinden bildirimlerinin devam ettiği anlaşılmaktadır.
Kurum tarafından, sigorta müfettişince yapılan yerel denetim ve tahkikat sonucu düzenlenen rapora göre işlem yapılmıştır. Dosyada, raporun sadece sonuç bölümü bulunmakta olup, buna göre, ... Ltd Şti"nin, davalı şirkete devredildiği, devir sonrasında, ... Ltd Şti"ne ait 1023608 sicil numaralı işyeri dosyasından yapılması gereken bildirimlerin, yeni işyeri dosyası açılarak yapıldığı, yeni işyeri dosyasının (1025476 sicil numaralı) iptali gerektiği, devamla davalı işverenin çalışma bildirimi yaptığı 182 kişinin sigortalı niteliğinin bulunmadığı, çalışmadıkları halde çalışmış gibi bildirim yapıldığından bildirimlerin iptali ile, işyeri yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunulması gerektiği sonucuna varılmıştır. Ancak, raporun sonuç kısmı dışında diğer bölümleri eksik olup, davacının isminin bu listede bulunup bulunmadığı ve hangi olgulara dayalı olarak sahte bildirim yapıldığı sonucuna varıldığı anlaşılamamaktadır.
Bu nedenle öncelikle, bahsi geçen müfettiş tutanağı tüm ekli tutanakları ile celbedilmeli, hangi maddi olgulara dayalı olarak sahte bildirim bulunduğu sonucuna varıldığı tespit edilerek irdelenmeli, savcılık soruşturması varsa ceza dosyası celbedilmeli, işyeri dönem bordro çalışanlarından mahkemece re"sen seçilenlerin beyanlarına başvurulmalı ve bu döneme ilişkin bildirimlerin fiili çalışmaya dayalı olup olmadığı kuşkuya yer bırakmaksızın ortaya konulduktan sonra yaşlılık aylığı bağlama koşulları da irdelenerek varılacak sonuca göre bir karar verilmelidir.” denmek suretiyle ayrıntılı ve yol gösterici şekilde kararın bozulduğu ancak bozma ilamının gereklerinin tam olarak yerine getirilmediği, davaya konu işlemin dayanağı Kurum müfettiş raporu tüm ekli tutanaklarıyla dosya içine alınmadığı,ceza davası sonucuna ilişkin karar örneğinin dosya içine alınmadığı, öte yandan dosyada bilirkişi raporu mevcut olmadığı halde davacı vekili tarafından bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinin sunulduğu anlaşılmaktadır.
Buna göre Mahkemece, bahsi geçen müfettiş raporu tüm ekli tutanakları ile celbedilmeli,hangi maddi olgulara dayalı olarak sahte bildirim bulunduğu sonucuna varıldığı tespit edilerek irdelenmeli, ceza davası sonucuna ilişkin karar örneğin dosya içine alınmalı, kapasite, üretim adedi, ciro, elektrik, su tüketimi ve makine parkına göre çalışması gereken sigortalı sayısı, gerektiğinde, alanında uzman tekstil mühendisi, mali müşavir ve hukukçudan oluşan bilirkişi heyetinden rapor alınarak belirlenmeli; yargılama aşamasında dinlenen tanıkların sıfatlarına ilişkin belgeler temin edilmeli; böylece gerekli tüm soruşturma yapılarak bildirimlerin fiili çalışmaya dayalı olup olmadığı kuşkuya yer bırakmaksızın ortaya konulduktan sonra yaşlılık aylığı bağlama koşulları da irdelenerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 14.10.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.