2. Hukuk Dairesi 2010/21316 E. , 2011/21506 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tuzla 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
TARİHİ :1.6.2010
NUMARASI :Esas no:2009/55 Karar no:2010/339
Taraflar arasındaki boşanma ve karşı boşanma davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarih ve numarası gösterilen hüküm; davalı-karşı davacı (kadın) tarafından; kocanın boşanma davası, maddi ve manevi tazminat yönünden; davacı-karşı davalı (koca) tarafından da, kadının boşanma davası, kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ve kendi tazminat taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, kanuna uygun sebeplere ve delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı kocanın; kadının karşı boşanma davasının reddi gerektiği yönündeki temyiz itirazları ile kendi lehine maddi ve manevi tazminat takdir edilmesi, kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmolunmaması gerektiğine ilişkin temyiz itirazları yersizdir.
2-Tarafların 19.8.2006 tarihinde evlendikleri, aralarında cinsel ilişkinin kurulamadığı, davalı-karşı davacının evlenmelerinden ondört gün sonra "bakire" olarak evi terkettiği anlaşılmaktadır. Adli Tıp raporlarında, tarafların her ikisinin de cinsel ilişkiye girmelerine engel teşkil edecek ruhsal veya anatomik herhangi bir rahatsızlıklarının bulunmadığı bildirilmiştir. Cinsel ilişkiye davalı-karşı davacı kadının karşı koyduğunu kabule yeterli dosyada herhangi bir delil bulunmamaktadır. Gerçekleşen bu duruma göre, cinsel ilişkiyi sağlayamayan koca, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında kusurlu ise de, aynı sonuca ulaşılmasında davalı-karşı davacı kadın da, kocasına yeterli ve makul sayılabilecek bir süre tanımadan ondört gün sonra onu terketmekle az da olsa kusurlu kabul edilmelidir. Yasa, ağır kusurlu olan eşe de boşanma davası açma hakkı tanımıştır. (TMK.m.166/2) Bu halde boşanma kararı verilebilmesi için, davalı-karşı davacının, açılan davaya itirazının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olması ve evlilik birliğinin devamında bu eş bakımından korunmaya değer bir yararın kalmamış bulunması gerekir. Davalı da karşı boşanma davası açarak boşanma talep ettiğine göre, kocanın davasına itirazı hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olup, bu koşullar altında evlilik birliğinin devamında kadın bakımından korunmaya değer bir yarar kalmadığından kocanın boşanma davasının kabulü bu bakımdan sonucu itibarıyla usul ve kanuna uygundur. Bu sebeple, kadının, kocanın boşanma davasının reddi gerektiği yönündeki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, boşanma kararının gerekçesi değiştirilmek suretiyle hükmün bu bölümünün onanması gerekmiştir. (HUMK.m.438/9)
3-Davalı-karşı davacının, maddi ve manevi tazminata ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, tarafların fiziksel ve ruhsal bir rahatsızlıkları bulunmadığı halde, psikolojik sebeple de olsa cinsel ilişki kuramadıkları anlaşılmaktadır. Cinsel ilişkiye kadının karşı koyduğu kanıtlanamadığına göre, boşanmaya sebep olan olaylarda cinsel ilişkiyi gerçekleştiremeyen kocanın kadına göre daha fazla kusurlu kabul edilmesi gerekir. Bu husus nazara alınmadan, tarafların "eşit kusurlu" kabul edilmeleri ve buna bağlı olarak kadının maddi ve manevi tazminat isteklerinin reddedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 3. bentte gösterilen sebeple maddi ve manevi tazminat yönünden kadın yararına BOZULMASINA, kadının, kocanın boşanma davasının reddi gerektiği yönündeki temyiz itirazlarının yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple, kocanın kadının boşanma davasının reddi gerektiğine ilişkin temyiz itirazları ile diğer yönlere ilişkin temyiz itirazlarının ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple reddi ile boşanma kararının gerekçesinin 2. bentte gösterilen sebeple DEĞİŞTİRİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın F.’a yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,istek halinde temyiz peşin harcının yatıran H."ye geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 08.12.2011 (prş)