6. Ceza Dairesi 2016/941 E. , 2018/5566 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma, kasten yaralama, konut dokunulmazlığını bozma
HÜKÜM : Mahkumiyet, beraat
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay 17.Ceza Dairesinin 02/12/2015 tarihli görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Katılan ... vekilinin sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında katılana yönelik yağma suçundan verilen beraat, kasten yaralama ve konut dokunulmazlığını bozma suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerini, sanıklar ..., ..., ... ve ... savunmanlarının sanıklar hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerini temyiz ettikleri anlaşılmakla yapılan incelemede;
Katılan ..."ın olay tarihinde ... ve ..."nun evinde misafir olarak bulunması ve konut dokunulmazlığının ihlali suçundan zarar gören sıfatı bulunmaması nedeniyle bu suç açısından kamu davasına katılmaya hakkı bulunmadığından, katılan vekilinin anılan husustaki temyiz isteminin;
17.01.2014 günü yüze karşı verilen hükme yönelik, yasal süresinden sonra 18.03.2014 tarihinde temyiz başvurusunda bulunan sanık ... savunmanının bu konudaki isteğinin, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi yollaması ile 1412 sayılı CMUK.nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
I-Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ..."a yönelik yağma suçundan kurulan hükmün incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, kararın dayandığı gerekçeye ve takdire göre, katılan ... vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve yasaya uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,
II-Sanıklar ... ve ... hakkında yakınan ... ve katılan ..."a yönelik kasten yaralama, sanık ... hakkında katılan ..."a yönelik kasten yaralama, sanık ... hakkında yakınan ..."ya yönelik kasten yaralama, sanıklar ..., ... ve ... hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin incelemesine gelince;
Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140-2015/85 sayılı iptal kararının TCK"nın 53. maddesinin uygulanması yönünden infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı görülmekle yapılan incelemede;
Sanık ..."ın adli sicil kaydında yer alan tekerrüre esas alınabilecek mahkumiyetleri içinde en ağırı olan ... 8. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 12.07.2005 gün ve 2004/312-2005/123 sayılı kararına konu olan yağma suçundan hükmedilen 2 yıl 6 ay hapis cezasına ilişkin hükümlülüğünün tekerrüre esas alınması gerektiğinin gözetilmemesi karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış,
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-28/06/2014 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 81. maddesi ile 5275 sayılı Kanun’un 106/3. maddesinde; "Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet Savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek, hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilir. Günlük çalışma süresi, en az iki saat ve en fazla sekiz saat olacak şekilde Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce belirlenir. Hükümlünün hakkında hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uymaması hâlinde, çalıştığı günler hapis cezasından mahsup edilerek kalan kısmın tamamı açık ceza infaz kurumunda yerine getirilir" şeklinde düzenleme yapıldığı dikkate alındığında, sanıklar ... ve ... hakkında yakınan ... ve katılan ..."a yönelik kasten yaralama, sanık ... hakkında katılan ..."a yönelik kasten yaralama suçlarından verilen adli para cezasının ödenmemesi durumunda, hapse çevrilemeyeceğinde yasal zorunluluk bulunması,
2-Suçu birlikte işleyen sanıklardan neden oldukları yargılama giderlerinin "ayrı ayrı" yerine, "eşit olarak" alınmasına hükmedilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ... ve ... savunmanları ile katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından "Para cezasının ödenmemesi halinde hapse çevirme yapılır." tümcesinin çıkartılması, yargılama giderlerine ilişkin kısım çıkartılarak yerine, "Sebebiyet verdikleri yargılama giderinin sanıklardan payları oranında ayrı ayrı alınarak Hazine"ye gelir kaydına" tümcesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III-Sanık ... hakkında katılan ..."a yönelik kasten yaralama suçundan kurulan hükmün incelemesine gelince;
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanık ..."ın adli sicil kaydında yer alan tekerrüre esas alınabilecek mahkumiyetleri içinde en ağırı olan ... 8. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 12.07.2005 gün ve 2004/312-2005/123 sayılı kararına konu olan yağma suçundan hükmedilen 2 yıl 6 ay hapis cezasına ilişkin hükümlülüğünün tekerrüre esas alınması gerektiğinin gözetilmemesi,
2-24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün, 2014/140- 2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK"nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması nedeniyle karar yerinde yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanı ve katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 17.09.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.