4. Ceza Dairesi Esas No: 2013/34147 Karar No: 2016/1689 Karar Tarihi: 04.02.2016
Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2013/34147 Esas 2016/1689 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın telefonda oğlu C'ye \"hepinizi bıçaklarım, hepinizi öldürürüm\" dediği ve C'in bu sözleri mağdur olan kardeşi Ç'ye ilettiği için tehdit suçunun oluştuğunu kabul ederek hüküm verilmesi gerektiğini belirtmiştir. Ancak mahkeme, tehdidin mağdur üzerinde ciddi korku yaratacak boyutta olmadığı gerekçesiyle sanığın beraat etmesine karar vermiştir. Bu kararın kanuna aykırı olduğu ve mahkeme tarafından yeniden görülmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Kanun maddeleri olarak ise tehdit suçunun TCK'nin 106. maddesinde düzenlendiği belirtilmiştir.
4. Ceza Dairesi 2013/34147 E. , 2016/1689 K. "İçtihat Metni"
Tebliğname No : 4 - 2012/39039 MAHKEMESİ : İstanbul (Kapatılan) Anadolu 27. Sulh Ceza Mahkemesi TARİHİ : 02/11/2011 NUMARASI : 2011/77 (E) ve 2011/1246 (K) SUÇ : Tehdit
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir, Ancak; Tehdit fiili, kişinin ruh dinginliğini bozan, iç huzurunu, bilinç ve irade özgürlüğünü ihlal eden bir olgudur. Fiilin mağdur üzerinde ciddi bir korku yaratabilmesi açısından sonuç almaya objektif olarak elverişli, yeterli ve uygun olması gerekir. Ayrıca tehdidin somut olayda muhatap üzerinde etkili olması şart değildir. Bu nedenle mağdurun korkup korkmadığının araştırılması gerekmez. Bu açıklamalar doğrultusunda, sanığın telefonda, oğlu olan C.."e “madem anlaşma bozuldu, hepinizi bıçaklarım, hepinizi öldürürüm” dediği, C.."in de bu sözleri kızkardeşi olan mağdur Ç.."e ilettiğinin mahkeme tarafından kabul edilmesi karşısında, tehdit suçunun oluştuğu gözetilerek hükümlülük kararı verilmesi gerekirken, “ tehdit eyleminin gıyapta işlenemeyeceği ve mağdur üzerinde ciddi korku, endişe yaratacak boyutta olmadığı” şeklindeki kanuni olmayan gerekçeyle beraat kararı verilmesi, Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine 04.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.