Esas No: 2021/6371
Karar No: 2021/5117
Karar Tarihi: 04.11.2021
Danıştay 8. Daire 2021/6371 Esas 2021/5117 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/6371
Karar No : 2021/5117
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1- … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
2- … Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, baro levhasına avukat olarak yazılmasına dair Van Barosu Yönetim Kurulunca verilen 18/12/2018 tarihli kararın uygun bulunmasına ilişkin Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu'nun 21/12/2018 tarihli kararının, bir daha görüşülmek üzere geri gönderilmesine ilişkin Adalet Bakanlığı'nın … tarih ve … sayılı kararına uyularak, davacının baro levhasına yazılma talebinin 1136 sayılı Avukatlık Kanunun 5/3 maddesi kapsamında kovuşturmaların sonucuna kadar bekletilmesine ilişkin Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu'nun … tarih ve … sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; UYAP üzerinden yapılan araştırma sonucu davacının … Ağır Ceza Mahkemesinin … esasına kayıtlı dava dosyasında "resmi belgede sahtecilik" suçundan yargılandığı görülmekte olup, baro levhasına yazılması durumunda yürütülecek kamu hizmetinin önemi ve özelliği dikkate alındığında ceza kovuşturmasının sonucunun beklenmesinin yerinde olacağı sonucuna varıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, hakkında tesis edilen dava konusu işlemin hukuki güvenlik duygusundan uzak, ölçülülük ve belirlilik ilkesine uyulmadan ve verildiği, sadece Avukatlık Kanunu 5/a maddesine dayanıldığı, bahsi geçen kanun metninde açıkça belirtilen suçlardan mahkumiyet şartı arandığı, fakat davacı hakkında sayılan suçlardan herhangi bir mahkumiyet kararının mevcut olmadığı, davacının yargılamasının devam ettiği, yüksek ihtimalle beraat kararı verileceği, işlemin mahsumiyet karinesine de aykırılık teşkil ettiği iddialarıyla hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Adalet Bakanlığı tarafından istemin reddi gerektiği savunulmakta olup, Türkiye Barolar Birliği tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin incelenmeksizin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun "İstinaf" başlıklı 45. maddesinde, "1) İdare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir.
3) Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir. Karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı verir.
6) Bölge idare mahkemelerinin 46 ncı maddeye göre temyize açık olmayan kararları kesindir." hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanun'un "Temyiz" başlıklı 46. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde; "Belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davaları" hakkında verilen kararların Danıştay'da, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebileceği kurala bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden; İdare Mahkemelerinin tek hakim sınırı dışında kalan bütün kararlarına karşı mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine istinaf başvurusunda bulunulabileceği, bölge idare mahkemesince istinaf incelemesi üzerine verilen kararlara karşı ise sadece 2577 sayılı Kanun'un 46. maddesinde yer alan konular ile sınırlı olarak Danıştay'a temyiz başvurusunda bulunulabileceği, bölge idare mahkemelerince istinaf incelemesi üzerine verilen ve 46. madde kapsamı dışında olan kararların ise kesin olduğu görülmektedir.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 5. maddenin 3. fıkrasında, "Adayın birinci fıkranın (a) bendinde yazılı cezalardan birini gerektiren bir suçtan kovuşturma altında bulunması halinde, avukatlığa alınması isteği hakkındaki kararın bu kovuşturmanın sonuna kadar bekletilmesine karar verilebilir." düzenlemesine yer verilmiş, "Disiplin cezaları" başlıklı 135. maddesinin 1. fıkrasının (5) numaralı bendinde, meslekten çıkarma, "avukatlık ruhsatnamesinin geri alınarak avukatın adının baro levhasından silinmesi ve avukatlık unvanının kaldırılması" olarak tanımlanmıtır.
Uyuşmazlıkta; davacı tarafından, baro levhasına avukat olarak yazılmasına dair Van Barosu Yönetim Kurulunca verilen 18/12/2018 tarihli kararın uygun bulunmasına ilişkin Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu'nun 21/12/2018 tarihli kararının, bir daha görüşülmek üzere geri gönderilmesine ilişkin Adalet Bakanlığı'nın … tarih ve … sayılı kararına uyularak, davacının baro levhasına yazılma talebinin 1136 sayılı Avukatlık Kanunun 5/3 maddesi kapsamında kovuşturmaların sonucuna kadar bekletilmesine ilişkin Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu'nun … tarih ve … sayılı kararının iptali istemiyle açılan davanın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun temyiz kanun yoluna başvurulabilecek davaların tahdidi olarak sayıldığı 46. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan "belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davası" olarak nitelendirilemeyeceği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, temyiz istemine esas teşkil eden kararın Bölge İdare Mahkemesinin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunun 46. maddesine göre temyiz yolu açık olmayan "kesin" kararlarından olduğu anlaşıldığından temyiz isteminin incelenmesine yasal olanak bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1- TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
2- Dava aşamasında davacının adli yardım talebinin kabul edilmiş olması nedeniyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339/1. maddesi uyarınca peşin alınmayan aşağıda dökümü yapılan …-TL yargılama giderinin tahsili için Mahkemesince merciine müzekkere yazılmasına, 04/11/2021 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.