Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2010/21379 Esas 2011/21240 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/21379
Karar No: 2011/21240

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2010/21379 Esas 2011/21240 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Urla Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen ve 2. Hukuk Dairesi tarafından onanan kararda, davacı kadının manevi tazminat istemine reddedilmesi yanlış bulunmuştur. Ayrıca, çocukların babalarıyla uygun kişisel ilişki tesis edilmesi konusunda, kararın yanlış olduğu belirtilmiştir.
Türk Medeni Kanunu'nun 174/2. maddesi, kişilik haklarına saldırı teşkil eden maddi bir hadisenin varlığı halinde manevi tazminat istemine izin vermektedir.
Ayrıca, çocukların kişisel ilişkileri Türk Medeni Kanunu'nun 336-339. maddeleri ile düzenlenmektedir. Bu maddelerde, ana-baba ve çocuklar arasında kişisel ve ekonomik ilişkilerin adil ve eşit şekilde tesis edilmesi esasları belirtilmektedir. Davalı baba, çocuklarıyla uygun kişisel ilişki tesis edilmesi konusunda sorumlu tutulmuştur.
2. Hukuk Dairesi         2010/21379 E.  ,  2011/21240 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Urla Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
    TARİHİ :26.04.2010
    NUMARASI :Esas no:2009/371 Karar no:2010/225

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı kocanın aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    2-Toplanan delillerden davalıdan kaynaklanan davacı kadının kişilik haklarına saldırı teşkil eden maddi bir hadisenin varlığı kanıtlanmamış ve Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi koşulları oluşmamıştır. Davacı kadının manevi tazminat isteminin reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    3-Kişisel ilişki düzenlenirken, çocuğun yararının yanında, analık ve babalık duygusunun tatmin edilmesine ve geliştirilmesine özen gösterilmeli, görüşme süresi yeterli olmalı, taraflar ayrı şehirlerde iseler, tarafların ve çocuğun külfetli sayılabilecek seyahatlere katlanmamalarına dikkat edilmelidir. Davalı babanın Gaziantep"de, velayetleri davacı anneye bırakılan müşterek çocuklar E. ve S. N."un ise, anneleri ile birlikte Urla"da ikamet ettikleri anlaşılmaktadır. Bu husus gözetilerek çocuklarla davalı baba arasında uygun kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerin ise yukarıda 1. bentte gösterilen nedenlerle ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.07.12.2011 (Çar.)

     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.