MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... Yönetimi ve Hazine vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
.....köyü 107 ada 1 parsel 10.189,40 m2 yüzölçümündeki taşınmaz orman vasfıyla Hazine adına tapuda kayıtlıdır.
Davacılar, Mayıs 1971 tarih 57 numaralı tapu kaydına dayanarak ..... köyü 107 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapusunun iptali ve adlarına tescilini talep ve dava etmişlerdir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 16.04.2013 tarihli krokide (B) harfi ile işaretli 3891,46 m2 taşınmazın 1/2"şer pay oranıyla davacılar adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dairemizin 03/03/2015 tarih ve 2015/2745 E. - 2015/1115 K. sayılı ilamıyla “Mahkemece, işin esasına girilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; davacılar, sadece Orman Yönetimini hasım göstermek suretiyle dava açmış, 107 ada 1 parsel numaralı orman alanı içinde kendi tapulu taşınmazlarının bulunduğunu iddia etmişlerdir. Ormanların mülkiyeti Hazineye, yararlanma hakkı Orman Genel Müdürlüğüne ait olup, davanın niteliği ve yapılan kadastro işleminin özelliği nedeniyle de husumetin başlangıçta yasal hasım olan Hazineye de yöneltilmesi ve taraf teşkilinin bu şekilde sağlanması gerekir.
O halde, mahkemece Hazine davaya katılıp duruşma günü tebliğ edilerek husumet yaygınlaştırılmalı, daha sonra işin esasına girilerek taraf delilleri toplanmalı ve buna göre karar verilmelidir.” gereğine değinilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda dava konusu taşınmazın orman vasfı taşımadığı gerekçesiyle .... ... mevkii 107 ada 1 nolu parselde tapuya kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ile, 1/2 payın davacı ... adına; 1/2 payın davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... Yönetimi ve Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükmüne göre orman sınırlandırması yapılmıştır.
Mahkemece davanın kabulü ile 107 ada 1 parselin tapusunun iptali ile davacılar adına tesciline karar verilmişse de; davacıların dayandığı ve mahkemece uygulanan Mayıs 1971 tarih 57 nolu tapu kaydında davacıların murisinin 3/584 payının bulunduğu, bu tapunun kök tapusunun Ocak 1319 tarih 33 nolu tapu olup miktarının 5 dönüm olduğu ve gittilerinin çok sayıda parsele revizyon gördüğü değerlendirildiğinde bu tapu kaydına dayanılarak davacılara tapu kayıt miktarından fazla yer verildiği anlaşılmıştır. Yine, dayanılan tapu kaydının sabit sınırlı olduğu kabul edilse bile bu tapu kaydına dayanılarak tescil kararı verilebilmesi için 3402
sayılı Kadastro Kanununun 20/B maddesi uyarınca taşınmazın kayıt maliki tarafından kullanılan yerlerden olması gerekirken yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporuna göre taşınmazın kuzey kısmında 70 yaşlarında kayın, kestane ve meşe ağaçlarının bulunduğu ve bu ağaçlık alanda kullanımın bulunmadığı belirtilmiştir.
Kaldı ki mahkemenin 24/05/2013 tarihli davanın kısmen kabulüne dair kararının davacılar tarafından temyiz edilmediği ve böylece reddedilen kısma ilişkin mahkeme kararının davacılar yönünden kesinleştiği de gözetilmemiştir.
Tüm bu nedenlerle, fındık bahçesi vasfında olan ve 16.04.2013 tarihli krokide (B) harfi ile işaretli 3891,46 m2 yüzölçümündeki taşınmaz bölümü yönünden davanın kabulü ile bu bölümün davacı kişiler adına tescili, ağaçlık vasfında olan ve 16.04.2013 tarihli krokide (A) harfi ile işaretli 6297,94 m2 yüzölçümündeki taşınmaz bölümü hakkında ise evvelce verilen red kararının davacılar tarafından temyiz edilmeyerek kesinleştiği de gözetilmek suretiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken aksi düşünce ile davanın tamamen kabulü yolunda hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar Orman Yönetimi ve Hazine vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 10/10/2019 günü oy birliği ile karar verildi.