11. Ceza Dairesi Esas No: 2016/6351 Karar No: 2019/3540 Karar Tarihi: 08.04.2019
Vergi Usul Kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/6351 Esas 2019/3540 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2016/6351 E. , 2019/3540 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet HÜKÜM : Mahkumiyet
1-Sanıklar hakkında “2009 ve 2010 takvim yıllarında sahte fatura kullanma“ suçlarını işledikleri iddiasıyla açılan kamu davasında; sanıkların savunmalarında faturalara konu alışverişlerin faturaları düzenleyen mükellef ile aralarındaki reklam anlaşmasına dayalı gerçek alışverişler karşılığı düzenlendiğini, ödemelerin çekle yapıldığını beyan ederek suçlamaları kabul etmemeleri, sanıklar hakkında tanzim edilen ...... Küçük ve Orta Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığı‘nın 31.05.2012 tarihli ...... sayılı Vergi Suçu Raporu ve eklerinde de sanıkların savunmalarında belirttikleri şekilde gazete ilanlarının mevcut olduğunun ve çekle ödemelere ilişkin kayıtların sanıkların ticari defterlerine işlendiğinin bildirilmesi, faturaları düzenleyen Birleşik Medya Promosyon Reklam Basın Yayın San. Tic. Ltd. Şti. hakkında ...... 1. Asliye Ceza Mahkemesi‘nin 2012/212 Esas sırasında yürütülen yargılamanın akıbetinin araştırılmamış olması karşısında; maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; faturaları düzenleyen mükellef hakkında ...... 1. Asliye Ceza Mahkemesi‘nin 2012/212 Esas sırasında yürütülen dava dosyasının akıbetinin araştırılması, mümkün olması halinde dava dosyasının getirtilerek ayrıntılı özetinin tutanağa geçirilmesi ve bu davayı ilgilendiren bilgi ve belgelerin onaylı örneklerinin alınarak dosyaya konulması; faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden, mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim ve tesellüm belgeleri, bedelinin ödendiğine dair ticari teamüle uygun, kanıtlama yeterliliği olan banka hesapları ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgeler, faturaları düzenleyenlerin yeterli mal girişi veya üretimi olup olmadığı da dikkate alınarak faturaları düzenleyen şirket ile sahte fatura kullandığı iddia olunan şirketin ticari defter ve belgeleri ile dosya içerisinde suretleri mevcut olan çeklerin tahsiline ilişkin banka hesap hareketleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılması, çek bedellerinin kim yada kimler tarafından tahsil edildiği, ödemelerin muvazaalı olup olmadığının araştırılmasından sonra, sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde mahkûmiyet hükümleri kurulması, 2-Kabule göre de; a)2010 takvim yılında sahte fatura kullanma suçu yönünden; sanıkların aynı takvim yılı içerisinde birden fazla sahte fatura kullanma şeklinde gerçekleşen eylemlerine ilişkin olarak, TCK‘nin 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümleri uygulanmayarak eksik ceza tayini, b)2009 takvim yılı için suça konu faturaların yalnızca KDV indiriminde kullanılmaları nedeniyle “25.01.2010“, 2010 takvim yılı için suça konu faturaların aynı zamanda Kurumlar Vergisi indiriminde de kullanılmaları nedeniyle “16.04.2011“olan suç tarihlerinin, gerekçeli karar başlığında “2009-2010“ olarak yanlış yazılması, c)5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı itibarıyla sanıkların kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 08.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.