Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2008/3335 Esas 2008/5844 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2008/3335
Karar No: 2008/5844
Karar Tarihi: 25.03.2008

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2008/3335 Esas 2008/5844 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2008/3335 E.  ,  2008/5844 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Mersin 2. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 23/11/2007
    NUMARASI : 2007/190-2007/877

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    HUMK.nun 163 ve  159. maddeleri  mahkemeye ve taraflara  belli işlemleri belli edilen sürelerde yapması  için sınırlamalar getirmiştir.  Bu sürelerin b ir kısmı yasa  metninde  yer almış bir kısmı ise hakimin taktirine  bırakılmıştır. Süre tayini  hakimin taktirine  bırakılan hallerde yapılacak  işlemin niteliğine göre  makul bir süre  belirlenmelidir. Hakimin verdiği  ve kesin olduğunu  belirtildiği  sürede  taraf  belirtilen işlemi mutlaka  yapmalıdır. Sürenin  bitiminden sonra belirtilen  işlemin  yapılması  mümkün değildir. Şayet  yapılmamış ise taraf  bu konudaki  hakkını kaybeder. Hakkın zayi olması  gibi ağır bir müeyyideye bağlanan  verilen sürenin hukuki  sonuç doğrabilmesi için yapılması  gereken  işlemler ve ne kadarlık sürede yapılacağı  açık ve tam olarak belirtilmesi gerektiği gibi  bunların  yapılmamasının doğuracağı  sonuçların açıklanması ve tarafların uyarılması  gerekir.(HGK.nun 21.9.1983 tarih 14/3447-825 sayılı kararı)
    Somut olayda borçlunun icra müdürlüğünce yapılan hesap tablosuna yönelik olarak şikayette bulunduğu,  bilirkişi ücreti yatırması için 21.09.2007 tarihli  celsede  kesin süre verildiği anlaşılmıştır. Verilen kesin mehilde, kesin süreye riayet etmeme halinde borçlunun “bu hakkından safınazar etmiş sayılmasına” karar verildiği, borçluya ihtarat yapılmadığı ve kesin süreye uyulmaması halinde şikayetin reddedileceğinin ihtar edilmediği görülmektedir. Bu durumda kesin süreye uyulmamasının doğuracağı  sonuçlar  açıklanmadığından, HUMK.nun 163. maddesine uygun  ve geçerli  bir kesin  mehilden söz edilemez.
    Bu açıklamalar gözetildiğinde  verilen kesin mehile  rağmen  ara kararı  yerine  getirilmediğinden bahisle   talebin  reddi  isabetsizdir. 
    SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 25/03/2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.
      
      

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.