Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/33488
Karar No: 2016/1520
Karar Tarihi: 01.02.2016

Tehdit - yaralama - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2013/33488 Esas 2016/1520 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık hakkında tehdit ve yaralama suçlarından mahkumiyet kararı verilmiş, yapılan temyiz başvurusunda süresi geçirildiği için reddedilmiştir. Temyiz isteği olan savcının başvurusu ise reddedilmemiş ve suçun doğru olarak nitelendirildiği belirtilmiştir. Mağdurun kimlik bilgileri gerekçeli karar başlığına yazılmamış ve suç tarihi yanlış yazılmıştır ancak bu düzeltilebilir bir yanılgıdır. Sanığın hapis cezasına adli para cezasına çevrilmesi kararı Kanuna aykırıdır ve düzeltilmelidir. Kanun maddeleri olarak; 5320 sayılı Kanunun 8/1, 1412 sayılı CMUK’nın 317 ve 322. maddeleri, TCK’nın 50/1-a, 52/4 ve 53/1. maddeleri ile Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. maddesi gösterilmiştir.
4. Ceza Dairesi         2013/33488 E.  ,  2016/1520 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Tehdit, yaralama
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    1-Temyiz dilekçesini süresi içinde vermediği anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ...’ın tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
    2-Cumhuriyet Savcısının, tehdit suçundan kurulan hükme yönelik temyizinde ise;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Sanığa yükletilen tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
    a)Suçların mağdurunun kimlik bilgileri gerekçeli karar başlığına yazılmamış ve 27.03.2008 olan suç tarihi gerekçeli karar başlığında 30.08.2007 olarak yazılmış ise de, mahallinde düzeltme yapılabileceği,
    b)Aşağıdaki düzeltme nedenine göre, hükümden adli para cezasına ilişkin kısmın çıkartılıp, sonuçta hapis cezası kalması karşısında, TCK’nın 53/1. maddesine ilişkin hak yoksunluklarının infaz sırasında re’sen gözetilebileceği,
    Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
    Ancak,
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. maddesinde yer alan "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranılması halinde, mahkeme hükmü açıklar” hükmü uyarınca, denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkında açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, sanığa verilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilmesi suretiyle hükmün değiştirilmesi,Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye aykırı olarak,
    Hükümdeki;
    “Sanığın kişisel ve sosyal durumu gözönüne alınarak cezası TCK’nın 50/1-a maddesi uyarınca günlüğü takdiren 20 TL den paraya çevrilerek sanığın 3000 TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına,
    Sanığın ekonomik ve sosyal durumu göz önüne alınarak adli para cezasının TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca birer ay arayla 24 eşit taksitte sanıktan alınmasına, taksitlerden birinin ödenmemesi durumunda geri kalan tutarın tümünün birden sanıktan alınmasına, ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına,” ibarelerin çıkartılması,
    Biçiminde DÜZELTİLMEK ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hüküm, bu bağlamda ONANMAK suretiyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca davanın esasına, 01/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi