13. Hukuk Dairesi 2015/31110 E. , 2018/5238 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, davalı şirket ile 22.9.2011 tarihinde imzalanan taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile 375.000,00 TL bedel ödeyerek bağımsız bölüm satın aldığını, sözleşmenin 5/2. maddesi gereğince taşınmaz 31.12.2012 tarihinde teslim edilmesi gerekirken 4 ay 14 gün gecikme ile 14.5.2013 tarihinde teslim edildiğini, teslim sonucu yapılan incelemede teslimden önce de giderilmesi için bildirilen eksik ve ayıplı işlerin giderilmediğinin anlaşıldığını, ... 1. Tüketici Mahkemesi’nin 2013/81 D.iş sayılı dosyası ile eksik ve ayıplı işlerin tespiti amacıyla delil tespiti yapıldığını, ayrıca sözleşmenin 16/3, 4 ve 9 maddelerinin tüketici konumunda bulunduğundan ve aleyhine dengesizlik yarattığından ve müzakere edilmeden imzalandığından haksız şart niteliğinde olduğunu ileri sürerek; sözleşmenin 16/3, 4 ve 9. bentlerinin 4077 S.K.’nun 6.maddesi uyarınca haksız şart olduğunun tespiti ile iptaline, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla taşınmazın rayiç kira bedelinin tespiti ile geç teslim nedeniyle uğradığı kira kaybı alacağına karşılık şimdilik 2.000,00 TL’nin, eksik ve ayıplı işler nedeniyle satış bedelinde yapılması gereken indirime karşılık şimdilik 2.000,00 TL’nin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, alınan bilirkişi raporu sonucunda talep sonucunu kira kaybı yönünden 8.485,00 TL’ye satış bedelinde yapılması gereken indirime yönelik talep sonucunu 37.500,00 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, sözleşmenin 16/3, 16/4 ve 16/9 maddelerinin haksız şart olduğunun tespitine yönelik talebinin reddine, kira kaybı alacağı yönünden 2.000,00 TL"nin dava tarihinden 6.845,00 TL"nın ise ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, eksik ve ayıplı imalat nedeniyle satış bedelinde yapılan indirim yönünden 2.000,00 TL’nin dava tarihinden 35.500,00 TL"nin ise talebin artırıldığı tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı, davalıdan satın aldığı bağımsız bölümün süresi geçtikten sonra eksik ve ayıplı bir şekilde teslim edildiğini ileri sürerek geç teslim nedeniyle kira kaybı alacağı ile eksik ve ayıplı imalat nedeniyle satış bedelinde indirim yapılması istemiyle eldeki davayı açmış, ayrıca sözleşmenin 16/3, 4 ve 9. bentlerinin haksız şart olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, alınan bilirkişi raporları da hükme esas alınarak sözleşmenin 16/3, 16/4 ve 16/9. bentlerinin haksız şart olduğuna yönelik talebin reddine, geç teslim nedeniyle kira kaybı alacağı ve eksik ve ayıplı imalat nedeniyle satış bedelinde indirim talebi yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. ... 1. Tüketici Mahkemesi’nin 2013/81 D.iş sayılı dosyası yapılan delil tespiti sonucu alınan bilirkişi raporunda bağımsız bölümdeki eksik ve ayıplı olduğu ileri sürülen hususlar belirtilmekle birlikte bunların giderilmesi için ne kadar masraf yapılacağı hususunda zarara yönelik hesaplama yapılmamış, mahkemece alınan bilirkişi kök raporu ve ek raporunda tespit dosyasında belirtilen eksik ve ayıplı imalat konusu hususlar aynen tekrarlanmış ve bu raporlarda da eksik ve ayıplı olduğu ileri sürülen hususlara ilişkin yeterli bir açıklama ve zararın giderilmesi için ne kadar masraf yapılacağı hususunda bir belirleme yapılmamış olup, soyut bir şekilde mevcut eksik ve ayıplı işler nedeniyle satış bedelinde 37.500,00 TL indirim yapılması yönünde rapor düzenlendiği anlaşılmaktadır. Bu durumda verilen karar eksik incelemeye dayalı olup varılan sonuç hatalıdır. Hal böyle olunca, mahkemece, tarafların tüm iddia ve savunmalarını karşılar şekilde taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli konusunda uzman bilirkişilerden rapor alınarak hasıl olacak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yetersiz rapora dayalı olarak eksik inceleme sonucu verilen karar usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bent gereğince davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.