9. Hukuk Dairesi 2009/38832 E. , 2012/3457 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, iş sözleşmesinin kredi verilen müşteriler tarafından davalı bankanın dolandırılması üzerine suçlu bulunularak işverence feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma ücret alacakları istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının iş akdinin, Yasanın 25/II maddesi gereğince feshedildiğini, her türlü alacağının ödendiğini ve buna dair 10.07.2006 tarihli ibraname imzaladığını, fazla mesai talebine ilişkin zaman aşımı definde bulunduklarını, fazla çalışmanın ne şekilde gerçekleştiğinin açıklanmadığını, davacının Teftiş Raporundan da anlaşılacağı üzere, bankayı dolandıran şebeke ile beraber hareket etmesi, kredi evraklarında tahrifat yapması üzerine haklı gerekçelerle iş akdinin feshedildiğini, kendisine atfedilen işlem ve eylemleri Teftiş Kurulu soruşturması sırasında kabul de ettiğini, iş yoğunluğunun bu tür eylem ve işlemler için gerekçe gösterilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraflar temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Davacı vekili kararı temyiz etmiş ise de davacı vekilinin 23.09.2009 tarihli dilekçesi ile temyiz isteminden feragat ettiği anlaşıldığından HUMK 432/1. maddesi yollamasıyla 426/İ maddesi uyarınca davacının temyiz isteminin REDDİNE, nisbi temyiz harcının isteği halinde davacıya iadesine
2-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
3-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının iş sözleşmesinin feshinin haklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davacı, davalı bankanın kredi alan müşteriler tarafından dolandırılması üzerine suçlu bulunarak iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini, kendisine banka tarafından hedefler verildiğini, hedeflere ulaşmak ve performans baskısıyla çok yoğun olarak çalıştığını, dolandırıldıklarını anladıklarında çok geç olduğunu iddia etmektedir. Davalı ise davacının bankayı dolandıran kişilerle birlikte hareket ettiğini, davacının bankanın zararına sebebiyet verdiğini, iş yoğunluğunun bu tür eylem ve işlemler için gerekçe olamayacağını savunmuştur.
Davalı tarafından davacının iş sözleşmesi; “Bankamız Teftiş Kurulu tarafından yapılan soruşturma neticesinde Bankanın güvenini ve görevinizi kötüye kullanarak, kasıtlı ve bilinçli bir şekilde eksik ve yanıltıcı bilgi ve belge sunmak suretiyle dolandırıcılık amacıyla hareket eden çeteye kredi tesis edilmesini sağladığınız, yine bu amaçla kredi sürecinde görevinizin gerektirdiği kontrolleri bilinçli olarak yapmadığınız, bu kredilerin kullandırılması aşamasında şube müdürünün onayını/İmzasını kasıtlı olarak aramadığınız, şube müdürünün haberinin bile olmamasına rağmen kredi başvurularında kredilerin şube jestiyonunda olduğunu belirterek Bireysel Krediler Müdürlüğünden kredilerin onaylanmasını sağladığınız, Bireysel Krediler Müdürlüğü tarafından ya da sistemsel olarak olumsuz KKB kayıtlan veya gelir yetersizliği nedeniyle reddedilen bazı kredi başvurularının onaylanabilmesi için şube müdürünün bilgisi dışında şube Jestiyonunu kullanarak ve kredi lehdarı şahıslarla ilgili doğru olmayan/yanıltıcı bilgiler vererek ilgili tüm kredi onay mercilerin kasıttı olarak yanılttığınız ve Soruşturma çalışmasının devam ettiği süre boyunca müfettişlere yanıltıcı beyanlar vererek soruşturmanın kısa sürede sonuçlanmasına engel olduğunuz ve banka zararının giderilmesi yönünde olumsuz hareket ettiğiniz, dolandırıcılık konusu kredileri kullandıran personel olarak kredi konusu araçların yakalanması ve kredilerin tasfiye edilmesi yönünde herhangi bir çaba göstermediğiniz ve bu nedenle bankanın dolandırılması suretiyle 426.864.-YTL zarara uğramasına sebebiyet verdiğiniz, ayrıca soruşturma sırasında yalan beyanlarda bulunduğunuz tespit edildiğinden 23.06.2006 tarihinde bankamız Disiplin Kurulu tarafından hakkınızda Personel Yönetmeliği"nin 56.maddesi uyarınca GÖREVDEN ÇIKARMA cezası verilmiştir.
Yukarıda ayrıntılı olarak açıklanan nedenlerle iş sözleşmenizin İş Kanunu"nun 25/ II. maddesi uyarınca 26.06.2006 tarihi itibarıyla feshedildiğini bildiririz” denilerek feshedilmiştir.
Mahkemece davacının alacaklarının hesaplattırılması için bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Davalı vekili bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde, davacının iş akdinin feshine ilişkin müfettiş raporu ve eki tutanaklar ile ilgili bilirkişi raporunda her hangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmadığını, bilirkişinin ehil olmadığını, bilirkişi heyetine uzman, güncel kredi sistemlerini bilen bir bankacının veya özellikle banka hukukçusunun da dahil edilmesini talep etmiştir. Mahkemece davalı itirazları üzerinde durulmamıştır.
Mahkemece davalı itirazları üzerinde durularak öncelikle davacının davalı bankadaki görevi belirlenerek buna göre seçilecek uzman bankacılardan oluşacak 3 kişilik bilirkişi heyetine dosya tevdii edilerek rapor alınmalı ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 13.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.