2. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/20171 Karar No: 2011/20332
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2010/20171 Esas 2011/20332 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bu mahkeme kararı, köprübaşı asliye hukuk (aile) mahkemesinde görülmüş bir dava ile ilgilidir. Davalı-davalı kadın, yoksulluk nafakası isteğinde bulunmuş, ancak mahkeme tarafından reddedilmiştir. Bu karara yapılan temyiz itirazları incelenmiş ve davalı-davalı kadının tazminat taleplerinde hata olduğu belirtilmiştir. Ayrıca, Türk Medeni Kanunu'nun 175. maddesi koşullarının oluşmadığı da belirtilerek, yararına hükmedilen nafakanın düzeltilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Kararda, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 294/3. maddesi hatırlatılarak, gerekçeli kararın tefhim edilen hüküm sonucuna uygun olduğu vurgulanmıştır. Kararda incelenen kanun maddeleri şunlardır; Türk Medeni Kanunu 175, Hukuk Muhakemeleri Kanunu 294/3 ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu m.298/2.
2. Hukuk Dairesi 2010/20171 E. , 2011/20332 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Köprübaşı Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi TARİHİ :30.07.2010 NUMARASI :Esas no:2010/9 Karar no:2010/43
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-davalı kocanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Toplanan delillerden davalı-davacı kadının kuaför dükkanı işlettiği kocanın da terzi olduğu ve gelir durumlarının eşit olduğu anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanununun 175. maddesi koşulları oluşmamıştır. Davalı-davacı kadının yoksulluk nafakası isteğinin reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır. 3-Davalı-davacı kadın yararına kısa kararda maddi ve manevi tazminata hükmedilmediği halde gerekçeli kararda tazminata hükmedilerek kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/3. maddesi uyarınca, hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. (6100 s. HMK. m.298/2) Buna göre, tefhim edilen hüküm sonucu yanlış da olsa, gerekçeli kararın, tefhim edilen hüküm sonucuna uygun düzenlenmesi gerekmektedir. Yanlışlık ancak temyiz/ kanun yoluna başvurulması ve kararın bozulması halinde düzeltilebilir. Tefhim edilen ve duruşma tutanağına geçirilen hüküm sonucu ile gerekçeli karar arasındaki aykırılık diğer yönler incelenmeden tek başına bozma sebebi olur. O halde mahkemece yapılacak iş, l0.4.l992 tarihli 7/4 sayılı içtihadı birleştirme kararı gözetilerek yeniden karar oluşturmaktan ibarettir. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda l. bentte gösterilen nedenlerle ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi.30.11.2011 (Çar.) KARŞI OY YAZISI Kısa karar ile gerekeli karar arasındaki aykırılık bütün yönlerin incelenmesine engel oluşturur. Farklı düşünüyorum.