13. Hukuk Dairesi 2015/41768 E. , 2018/5184 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, oğlu ..."ın geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle davalıya ait hastaneye acilen giriş yaptığını, bu sırada kendisinden hastane tedavi hizmetleri adı altında 11/02/2013 vade tarihli 8.000,00.-TL değerinde senet alındığını, daha sonra bu senedin ... 1. İcra Müdürlüğü"nün 2013/10787 esas sayılı dosyasından takibe konulduğunu, alınan bu senedin usulsüz olduğunu, ... uygulama tabiine aykırı olarak alınan senetten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, oğlu ....’ın geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle acil olarak getirildiği davalı hastanede gördüğü hizmet karşılığı kendilerinden 8.000,00 TL senet alındığını ve bunun tahsili için icra takibi başlatıldığını, oysa verilen acil hizmetlerin ücretsiz olması gerektiğini ileri sürerek, davalı hastaneye borcu olmadığının tespiti isteminde bulunmuş; davalı hastane ise cevabında, hastaya kaza sonrası götürüldüğü .... Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde gerekli müdahalenin yapıldığını, stabil hale getirildikten ve hayati tehlikesinin kalmadığının belirlenmesinden sonra ücretli hasta olarak hastanelerinde tedavisine devam edildiğini, yatış önerilerek acil servisten girişi yapıldıktan sonra odada bakıma alındığını ve planlanan ameliyat ve diğer tedavilerin gerçekleştirildiğini savunmuştur. Mahkemece dosyaya kazandırılan bilirkişi Dr. .... ve Av. ....’nun 07.05.2015 tarihli bilirkişi raporu esas alınmak suretiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Her ne kadar mahkemece, davacının ... ile anlaşması olan hastane doktorlarından birini seçmek yerine ... ile anlaşması olmayan bir doktoru seçmesi kendi tercihi olduğundan hastanenin düzenlediği faturayı ödememesi TMK’nun 2. maddesi anlamında dürüstlük kuralına aykırı olacağından davanın reddi gerektiği benimsenmiş ise de, davalı hastane tarafından yapılan tüm işlemler değerlendirilmek suretiyle, hastanın acil statüsünün devam edip etmediği, hastanenin anılan durumdaki hastadan ücret tahsil etmesinin doğru olup olmadığı hususlarına ilişkin, aralarında doktor da bulunacak şekilde, konularında uzman üç kişilik heyetten bilirkişi raporu alınarak, taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine açık, ayrıntılı ve gerekçeli rapor tanziminin sağlanarak, hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucu, yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 26/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.