Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/4667
Karar No: 2019/5975

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/4667 Esas 2019/5975 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/4667 E.  ,  2019/5975 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 17/10/2017 tarih ve 2016/450 E.- 2017/477 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 12/07/2018 tarih ve 2018/159 E.- 2018/858 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış 6100 sayılı Kanun’un 369. maddesi gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalı şirkete ait olan https://www.sikayetvar.com/tissot uzantılı internet sitesinde, müvekkillerine ait Dünyaca tanınmış ve tescilli "T+TISSOT" markasının ve logosunun izinsiz olarak itibarına zarar verici ve kendisine haksız ticari yarar sağlayıcı şekilde kullanıldığını, davalının, https://www.sikavetvar.com alan adı altında faaliyet gösteren, üyelik sistemi ile çalışan ve sözde tüketicilerin şikâyetlerini paylaştıkları bir internet sitesi olduğunu, bahsi geçen bu internet sitesinin uzantısı olarak, https://www.sikayetvar.com/tissot alan adı altında müvekkili şirketin tescilli markası ve logosunu da kullanarak bir alt sayfa açan davalının, müvekkilinin ticari itibarını, markasını çok ciddi şekilde zedeleyecek ve üçüncü kişilerin sözde müvekkili firmanın ürünleri hakkında gerçeğe aykırı yorumlarına ücretsiz yer verdiğini, müvekkilinin tescilli markası ve logosu altında umuma açık olarak yapılan bu yorumlara karşılık müvekkilinin cevap hakkını para karşılığında kullanmasına izin verdiğini, hukuken ve etik açıdan uygun olmayan şekilde faaliyet göstermekte olan davalı şirketin, bu yolla müvekkili markasını kullanarak haksız kazanç sağladığını, tüketici ve site kullanıcılarına “tissot tarafından yetkilendirilmiş ve tissot adına şikayet toplayan resmi ve izinli bir internet sitesi” imajı yarattığını, bu tip eylemler karşısında hukuki ve ticari itibarı ile marka değeri zedelenen müvekkilinin, davalıyı yazılı ve sözlü şekilde defalarca uyarmış olmasına rağmen, tescilli logosunun kullanımını ve bu logo altında markanın itibarını zedeleyici gerçeğe aykırı yorumların yayımlanmasını engelleyemediğini ileri sürerek https://www.sikayetvar.com/tissot sitesinde yer alan ve marka hakkı müvekkiline ait olan markasına ait logonun site içeriğinden kaldırılmasını, eğer bu mümkün değilse, https://www.sikayetvar.com/tissot isimli internet sitesine erişimin engellenmesini, müvekkilinin ve markasının manevi zararına ilişkin, 20.000 TL manevi tazminatın davalıdan tazminini ve hükmün ilanına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, www.sikayetvar.com platformundaki içeriklerin hiçbir şekilde müvekkili tarafından sağlanmadığını, davacının haksız rekabet iddialarının yersiz olup, www.sikayetvar.com adlı internet sitesinin şirketlerin haklarına tecavüz etmediğini, davacının cevap hakkını kullanmasına izin verilmediği iddiasının yersiz olduğunu, davacının kendisine tanınan ücretsiz cevap hakkını kullanmaktan bizatihi imtina ettiğini, ticaret unvanı logo ve benzeri kullanımların haksız kullanım olduğuna ilişkin beyan ve iddiaların yersiz olup, mezkur kullanımların markasal kullanım olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı tarafın internet sitesinin, tüketicilerin almış oldukları mal ve hizmetlerle ilgili olumlu veya olumsuz düşüncelerini belirttikleri bir platform olduğu, söz konusu platformun yapısı gereği şikâyet edilen veya hakkında olumlu görüş bildirilen şirketlerin markalarının belirtilmesinin zorunluluk arz ettiği, söz konusu markalar kullanılmadan anılan sitenin fonksiyonunu icra etmesinin mümkün bulunmadığı, dolayısıyla davalı sitesindeki marka kullanımının işaretin kullanımına ilişkin meşru bir bağlantı bulunması durumu içerisinde değerlendirilebileceği, siteye giren ortalama tüketicilerin, söz konusu sitenin müspet veya menfi görüş ve düşünce belirtme platformu olduğunu, resmi bir mecra olmadığını rahatlıkla anlayabilecekleri, davalı sitesinde davacının logosunun kullanılmasının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet açısından ihtilafın esasına herhangi bir etkisinin bulunmadığı, davalının sitesinde davacı marka ve logosunun kullanılmasının 556 sayılı KHK’nın 12. maddesi kapsamında değerlendirilmesinin de mümkün olduğu, 5651 sayılı Yasa uyarınca yer sağlayıcı olan davalının sitesinde yayınlanan tüm iddiaların maddi hukuk açısından doğru olup olmadığını araştırmasının beklenemeyeceği, davalı sitesindeki iddiaların ve şikâyetlerin, yanlış ve hakikate uygun olmadığını ispatlamadan salt davacının kaldırılması yolundaki beyanı ile kaldırılmamasının da davalının sorumluluğunu gerektirdiği biçimindeki iddianın kabulünün de mümkün olmadığı, davalı sitesinde belirtilen olumsuzlukların gerçek olup olmadığının davalı tarafından bilinmesinin mümkün olmadığı gibi dava dosyası kapsamında davacıya ilişkin şikâyetlerin gerçek olmadığını ispatlayan herhangi bir delil de bulunmadığı, davalının sitesindeki beyanların ve fiillerinin TTK m.55/1. (a)-5 kapsamında değerlendirilemeyeceği ve davalının fillerinin veya sitesindeki açıklamaların söz konusu bent kapsamında davacı ile haksız rekabet yaratmadığı, davalının, davacıya cevap hakkı vermemesi veya ücretsiz yayınladığı şikayetlere karşı davacının vermek istediği cevapları ücret, abonelik gibi şartlara bağlamasının hukuka uygun davranış olmayacağı, ancak davacı yanın davalı şirkete cevap verme hakkını kullanmak üzere başvurdukları hususunda yeterli delil sunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
    Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 30/09/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi