22. Hukuk Dairesi 2014/10335 E. , 2014/10119 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Sincan İş Mahkemesi
TARİHİ : 24/12/2013
NUMARASI : 2013/249-2013/500
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı işçi, iş sözleşmesinin geçerli sebep olmadan işverence feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücretinin belirlenmesini istemiştir.
Davalı vekili davacının iş sözleşmesinin, işyeri santral müdürlüğü tarafından görev yaptığı birim sekreterliğine aktarılan telefonlara bakmadığı ve başkalarına yönlendirme yaptığı, buna ilişkin yazılı olarak uyarılmasına rağmen görevini yapmadığı tespit edildiğinden iş sözleşmesinin haklı sebeple 4857 sayılı İş Kanunu ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine uygun olarak fesih edildiğini, davacının görevli bulunduğu bölüm itibariyle hata ve ihmali kabul etmeyen bir bölüm olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece iş sözleşmesinin davalı tarafından, yürürlükte olan toplu iş sözleşmesinin 4. bölümünün 10. bendi gereğince feshedildiği belirtilmesine rağmen ihtar verilmeksizin ve ihtarlar tekrarlanmaksızın direkt olarak işten çıkarma kararının verilmiş olması sebebiyle gerek toplu iş sözleşmesindeki gerekli prosedüre uyulmaması sebebiyle gerekse davacının görevini yapmakta ısrarına ilişkin ihtarlar sunulmaması sebebiyle iş sözleşmesinin feshinin haklı sebebe dayanmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının işe iadesine karar verilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin haklı veya geçerli sebebe dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı Kanun’un 18. ve devamı maddeleridir.
4857 sayılı Kanun’un 18. maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
857 sayılı Kanun’un 18. maddesi bakımından işçinin davranışlarından kaynaklanan sebepler, işçinin aynı Kanun"un 25/II. maddesinde öngörülen sebepler niteliğinde ve ağırlığında olmayan, işyerinde işin görülmesini önemli ölçüde olumsuz etkileyen, sözleşmeye aykırı davranışlarıdır. İşçinin davranışı ancak işyerinde olumsuzluklara yol açması halinde geçerli sebep olabilir. İşçinin sosyal açıdan olumsuz bir davranışı, toplumsal ve etik açıdan onaylanmayacak bir tutumu işyerinde üretim ve iş ilişkisi sürecine herhangi bir olumsuz etki yapmıyorsa geçerli sebep sayılamaz.
Dosya içeriğinden, davacının 30.06.1993-12.04.2013 tarihleri arasında davalı işyerinde sekreter olarak çalıştığı, iş sözleşmesinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde yapmamakta ısrar ettiği iddiası gerekçe gösterilerek feshedildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, tutanak ve şahit beyanlarına göre, davacının görevi gereği cevaplamakla yükümlü olduğu telefona bakmadığı, bir başka numaraya yönlendirdiği, görevini uyarıldığı halde gereği gibi yerine getirmediği, işin yürütümünü bozucu davranışlarda bulunduğu, davranışlarının haklı fesih için öngörülen sebepler niteliğinde ve ağırlığında olmayan ancak işyerinde işin görülmesini önemli ölçüde olumsuz etkileyen davranışlar olduğu anlaşılmakla iş sözleşmesinin geçerli sebeple feshedildiği kabul edilmelidir. Mahkemece bu gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi gerekli iken kabulüne ilişkin karar hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun"un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli olan 25,20 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 24,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 0,90 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 174,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.500,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, kesin olarak 28.04.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.