5. Ceza Dairesi 2016/8169 E. , 2018/9026 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tefecilik, 6136 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Sanıklardan ... hakkında tefecilik suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılması, ... hakkında tefecilik suçundan beraat, ... ve ... haklarında tefecilik ve 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçlarından mahkumiyet, diğer sanıklar hakkında tefecilik suçundan mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
Sanık ... hakkında tefecilik suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın, CMK"nın 231/12. maddesi karşısında itiraza tabi olup temyizi mümkün bulunmadığından, aynı Kanunun 264. maddesi hükmü de gözetilerek temyiz dilekçesinin itiraz mahiyetinde kabulü ile mercince değerlendirilip bir karar verilmiş olması hususu da göz önüne alınarak incelemenin diğer sanıklar ve müdafileri ile katılan Hazine vekilinin temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Katılan Hazine vekilinin temyiz talebinin sanık ... hakkında tefecilik suçundan verilen beraat hükmüne yönelik olduğu gözetilerek yapılan incelemede;
Sanıklar ... ve ... hakkında tefecilik suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanıklardan ..."un borç verme eylemi 2005, ..."un borç verme eylemi ise 2006 yılı içerisinde gerçekleşmiş olup, suç tarihlerinin dosya kapsamı uyarınca kesin olarak saptanamaması nedeniyle sanıklar lehine değerlendirme yapılarak 01/01/2005 ve 01/01/2006 olarak kabul edilmesi gerektiği, sanıklara yüklenen tefecilik suçunun ..."un eylem tarihinde yürürlükte olan 2279 sayılı Kanunun 17. maddesinde öngörülen cezasının üst sınırı itibarıyla 765 sayılı TCK"nın 102/4 ve 104/2. maddelerine göre 7 yıl 6 aylık, ..."un eylem tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e, 67/4. maddelerine göre 12 yıllık ilaveli dava zamanaşımı sürelerine tabi olduğu, belirtilen suç tarihleri ile inceleme günü arasında ilaveli zamanaşımı sürelerinin gerçekleştiği anlaşılmakla, hükümlerin 5237 sayılı TCK"nın 7/2 ile 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddeleri de gözetilmek suretiyle CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca sanıklar haklarında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle ayrı ayrı DÜŞMESİNE,
Sanık ... hakkında 6136 sayılı Kanuna muhalefet, sanıklar ... ve ... haklarında tefecilik suçlarından verilen mahkumiyet hükümleri ile sanık ... hakkında tefecilik suçundan verilen beraat hükümlerinin incelenmesinde;
Dosya arasında mevcut karar sureti ve kesinleşme şerhinden sanık ... hakkında Kahramanmaraş 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 11/03/2008 gün ve 2008/6 Esas, 2008/40 sayılı Kararı ile rüşvet suçundan verilen hapis cezasının 19/03/2008 tarihinde kesinleştiği, temyize konu bu dosyaya ilişkin suçun TCK"nın 58/2-b maddesinde belirtilen üç yıllık denetim süresi içerisinde işlendiği nazara alındığında söz konusu hükmün tekerrüre esas alınmasında isabetsizlik bulunmadığından, tebliğnamede yer alan sanık ... hakkındaki hükümden tekerrüre esas fıkranın çıkartılması suretiyle hükmün düzeltilerek onanması yönündeki düşünceye iştirak edilmemiş, TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal Kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz sırasında nazara alınması mümkün görülmüştür.
Delillerle iddia ve savunma, yapılan yargılama göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, kurulan mahkumiyet hükümleri ile delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen beraat hükmü usul ve kanuna uygun olduğundan yerinde görülmeyen katılan Hazine vekili, sanıklardan ... ve ... ile sanıklar ... ve ... müdafilerin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
Sanık ... hakkında 6136 sayılı Kanuna muhalefet, sanıklar ... ve ... hakkında tefecilik suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde ise;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine
göre sanık ... hakkında tefecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmü yönünden yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
CMK"nın 225/1. maddesindeki "Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir." şeklindeki düzenleme karşısında, hükmün konusunun iddianamede gösterilen eylemden ibaret olması gerektiği, açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılması, davaya konu edilmeyen bir eylemden dolayı yargılama yapılması ve açılmayan davadan hüküm kurulmasının yasaya aykırı olduğu, dava konusu yapılan eylemin açıklıkla ve bağımsız olarak gösterilmesi gerektiği, bu kapsamda iddianamede sanık ..."ın Murat Kelek"e kazanç karşılığı borç para verdiğine dair bir anlatım bulunmadığı, bu eyleme ilişkin dava açılmadığı gibi açtırılma cihetine de gidilmediği halde adı geçen şahsa yönelik eylem sabit kabul edilerek ve sanığa yüklenen suçun sübutu, zincirleme suç ve dava zamanaşımına ilişkin hükümlerin uygulanma koşullarının belirlenmesi hususlarında beyanı önem arz eden şikayetçi ..."in şikayet ve delilleri tespit edilmeden ve suç tarihi de kesin olarak belirlenmeden eksik inceleme ile sanık ... hakkında tefecilik suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,
Dosyada mevcut 15/10/2009 tarihli ekspertiz raporu içeriğinde, suça konu tabancanın; namlusunun içerisinde gaz ayırıcı parçanın mevcut olduğu, orijinal halini muhafaza ettiği ancak çapına uygun ses fişeklerinden tadil edilerek, uç kısımlarına namlunun içerisinden geçebilecek büyüklükte metal bilye ya da kurşun kütle takılan yasak niteliği haiz fişekleri de atabildiği, atışına mani mekanik herhangi bir arızasının olmadığının belirtildiği, olayda özel nitelikte fişek ele geçmediği, sanığın suça konu silahın kuru sıkı olduğu savunmasında bulunduğu nazara alınarak, suça konu tabancanın marka, model ve üretim yılı tespit edilerek Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığından marka, model ve üretim yılı itibarıyla bu silahın mevcut haliyle üretilmesine izin verilip verilmediği sorulup, ayrıca bu silahın üretim şeması getirtilip, suça konu silahın namlusunun fotoğrafları, varsa faturası ve dosyadaki polis kriminal raporu eklenip üretici firmadan silahın namlusunun mevcut şekli ile imal edilip edilmediği, izne uygun imalattan sonra gaz ayırıcı parça üzerinde ve silahın namlusunda tadilat yapılıp yapılmadığı sorulup, dosya kül halinde Adli Tıp Kurumuna gönderilerek, silahın üretim izni verilen orijinal haline uygun şekilde bilye geçişine imkan verecek nitelikte namlusunun tadil edilip edilmediğine dair alınacak rapor ile 6136 sayılı Yasa kapsamında kalıp kalmadığı hususu kesin olarak saptanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik araştırma ile yazılı biçimde sanık ... hakkında 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan mahkumiyet kararı verilmesi,
CMK"nın 226/1. maddesine aykırı biçimde iddianamede yer almadığı ve ek savunma hakkı tanınmadığı halde sanık ... hakkında TCK"nın 43. maddesinin uygulanması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
Kabule göre de;
Hükümden sonra 28/06/2014 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi hükmüne aykırı olarak infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde sanık ... hakkında ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğine karar verilmesi,
Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı TCK"nın 53. maddesinde yer alan bazı ibarelerin iptaline ilişkin kararının değerlendirilmesi lüzumu,
Kanuna aykırı, sanık ... ve müdafi, sanık ... müdafi ile sanık ..."ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 15/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.