Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/22846
Karar No: 2014/23251
Karar Tarihi: 10.11.2014

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/22846 Esas 2014/23251 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2014/22846 E.  ,  2014/23251 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Kilis 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    Tarihi : 03.07.2014
    No : 2013/686-2014/307

    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı vekili ve davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi .. tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    1)Dosyadaki yazılara, toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı Kurum vekilinin temyiz itirazlarının reddine karar verilmelidir.
    2)Davacı, davalılardan işverene ait brikethane işyerinde 15.06.2000 – 09.10.2010 tarihleri arasında karo döküm ustası olarak çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Bozma Kararına uyarak yeniden yapılan yargılama neticesinde Mahkemece, davacının 1.1.2006- 4.5.2010 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığının tespitine karar verilmiştir.
    Davanın yasal dayanağı, 5510 sayılı Yasanın Geçici 7. maddesi kapsamında uygulama alanı bulan 506 sayılı Yasanın 79/10 maddesidir. 506 sayılı Yasanın 6. maddesinde ifade edildiği üzere “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve feragat edilemez”. Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi karşısında, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davaların, kamu düzenine ilişkin olduğu, bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğunun gözetilmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re’sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
    Eldeki dosyada; davacının internet üzerinden Kurum kayıtlarına intikal eden davalıya ait işyerinden verilme 05.05.2010 tarihli işe giriş bildirgesi ile 01.10.2010 tarihli işten ayrılış bildirgesinin bulunduğu, hizmet cetvelinden, ihtilaf
    konusu 01.12.2001 – 26.12.2001 tarihleri arasında dava dışı 11021719 sicil numaralı işyerinden Kuruma hizmetlerinin bildirildiği, davalıya ait 4640 sicil numaralı briketçi işyerinden ise 05.05.2010 – 01.10.2010 tarihleri arasında Kuruma kesintisiz bildirilen hizmetlerinin bulunduğu, işyerinin 20.03.1998 tarihinde Kanun kapsamına alındığı ve halen faal olduğu, 06.05.2010 tarihli işyeri durum tespit tutanağında davacının işe giriş tarihi 01.01.2006 olarak gösterildiği, davacının işyerine zarar verdiğinin tespitini içeren 01.10.2010 tarihli tutanak ile işine son verildiği, bozma kararından sonra dosyaya celp edilen Kilis Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 14.11.2005 tarihinde davalıya ait brikethanede harç makinesine elini kaptırması sonucu yaralandığı şikayetçi olunmaması sebebiyle takipsizlik kararı verildiği anlaşılmaktadır.
    Somut olay değerlendirildiğinde; 06.05.2010 tarihli işyeri durum tespit tutanağında işe giriş tarihi 01.01.2006 olarak gösterilmiş ise de, bozmadan sonra dosyaya giren Kilis Cumhuriyet Başsavcılığı"nın takipsizlik kararından davacının davalı işyerinde 14.11.2005 tarihinde çalışırken iş kazası geçirdiği, bir kısım tanıkların davacının geçirdiği kazayı doğruladıkları, davacı tanıkları ve bir kısım bordro tanıklarının davacının davalı iş yerinde 2000 yılından sonra çalışmaya başladığı ve sürekli olarak çalıştığı yönündeki beyanları karşısında, usuli kazanılmış hak hususu da gözetilerek davacının bildirilmiş süreler dışlandığında 01.01.2001-4.5.2010 tarihler arasında sürekli olarak çalıştığı anlaşılmaktadır.
    O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacı M.. Y.."a iadesine, 10.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi