Esas No: 2021/1188
Karar No: 2021/3701
Karar Tarihi: 08.11.2021
Danıştay 13. Daire 2021/1188 Esas 2021/3701 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2021/1188
Karar No:2021/3701
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ... Elektrik Dağıtım A.Ş.
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1. ... Kurumu
VEKİLİ : Av. ...
2. ... () Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN__KONUSU : TEİAŞ Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen Ocak 2014 ve Ağustos 2014 dönemlerine ilişkin ... tarih ve ... sayılı sistem kullanım ceza faturası ve söz konusu faturanın dayanağı olan 26/04/2012 ve 30/04/2013 tarihli Sistem Kullanım Anlaşmaları'nın 2. maddesinin 2. fıkrası ve 9. maddesinin iptali istemiyle açılan davada; davanın reddi yolundaki ... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından savunma verilmemiştir. Davalı TEİAŞ Genel Müdürlüğü tarafından, Bölge İdare Mahkemesi kararının hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin incelenmeksizin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Tetkik Hâkiminin raporu ve sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
USUL YÖNÜNDEN:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun'un 19. maddesiyle değiştirilen "İstinaf" başlıklı 45. maddesinin birinci fıkrasında, idare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda farklı bir kanun yolu öngörülmüş olsa dahi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde istinaf yoluna başvurulabileceği; altıncı fıkrasında, bölge idare mahkemelerinin 46. maddeye göre temyize açık olmayan kararlarının kesin olduğu kurala bağlanmıştır.
2577 sayılı Kanun'un, 6545 sayılı Kanun'un 20. maddesiyle değiştirilen "Temyiz" başlıklı 46. maddesinde, "Danıştay dava dairelerinin nihaî kararları ile bölge idare mahkemelerinin aşağıda sayılan davalar hakkında verdikleri kararlar, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştayda, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebilir:
a) Düzenleyici işlemlere karşı açılan iptal davaları.
b) Konusu yüz bin Türk lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idarî işlemler hakkında açılan davalar.
c) Belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davaları.
d) Belli bir ticarî faaliyetin icrasını süresiz veya otuz gün yahut daha uzun süreyle engelleyen işlemlere karşı açılan iptal davaları.
e) Müşterek kararnameyle yapılan atama, naklen atama ve görevden alma işlemleri ile daire başkanı ve daha üst düzey kamu görevlilerinin atama, naklen atama ve görevden alma işlemleri hakkında açılan iptal davaları.
f) İmar planları, parselasyon işlemlerinden kaynaklanan davalar.
g) Tabiat Varlıklarını Koruma Merkez Komisyonu ve Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunca itiraz üzerine verilen kararlar ile 18/11/1983 tarihli ve 2960 sayılı Boğaziçi Kanununun uygulanmasından doğan davalar.
h) Maden, taşocakları, orman, jeotermal kaynaklar ve doğal mineralli sular ile ilgili mevzuatın uygulanmasına ilişkin işlemlere karşı açılan davalar.
ı) Ülke çapında uygulanan öğrenim ya da bir meslek veya sanatın icrası veyahut kamu hizmetine giriş amacıyla yapılan sınavlar hakkında açılan davalar.
i) Liman, kruvaziyer limanı, yat limanı, marina, iskele, rıhtım, akaryakıt ve sıvılaştırılmış petrol gazı boru hattı gibi kıyı tesislerine işletme izni verilmesine ilişkin mevzuatın uygulanmasından doğan davalar.
j) 08/06/1994 tarihli ve 3996 sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanunun uygulanmasından ve 16/07/1997 tarihli ve 4283 sayılı Yap-İşlet Modeli ile Elektrik Enerjisi Üretim Tesislerinin Kurulması ve İşletilmesi ile Enerji Satışının Düzenlenmesi Hakkında Kanunun uygulanmasından doğan davalar.
k) 06/06/1985 tarihli ve 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanununun uygulanmasından doğan davalar.
l) 03/07/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun uygulanmasından doğan davalar.
m) Düzenleyici ve denetleyici kurullar tarafından görevli oldukları piyasa veya sektörle ilgili olarak alınan kararlara karşı açılan davalar." kuralına yer verilmiştir.
2577 sayılı Kanun'un "Temyiz dilekçesi" başlıklı 48. maddesinin altıncı fıkrasında, temyizin kesin bir karar hakkında olması hâlinde, kararı veren merciin, temyiz isteminin reddine karar vereceği; ilgili merciin bu kararına karşı, tebliğ tarihini izleyen günden itibaren yedi gün içinde temyiz yoluna başvurulabileceği; yedinci fıkrasında ise, temyizin kesin bir karar hakkında olduğunun anlaşılması durumunda, altıncı fıkrada sözü edilen kararın, dosyanın gönderildiği Danıştay'ın ilgili dairesince kesin olarak verileceği kurala bağlanmıştır.
Aktarılan düzenlemelere göre, ilk derece mahkemelerince verilen kararlara karşı kural olarak istinaf kanun yoluna başvurulabileceği, ancak 2577 sayılı Kanun'un 46. maddesinde tahdidî olarak sayılan uyuşmazlıklarla ilgili kararlara karşı istinaf kanun yolundan sonra temyiz kanun yoluna da başvurulabileceği açıktır.
Dosyanın incelenmesinden, 29/03/2012 tarih ve 28248 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan ... tarih ve ... sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararıyla, İletim Sistemi Sistem Kullanım Anlaşması’nın onaylanmasına, TEİAŞ ve kullanıcılara hâlihazırda geçerli olan anlaşmaları yenilemeleri için yeni anlaşmanın yürürlüğe girmesinden itibaren doksan gün süre verilmesine karar verildiği, söz konusu Kurul kararı uyarınca TEİAŞ ile davacı şirket arasında 26/04/2012 ve 30/04/2013 tarihli sistem kullanım anlaşmalarının imzalandığı, dava konusu 47.892,47-TL tutarındaki sistem kullanım ceza faturasının bu anlaşmalar çerçevesinde tahakkuk ettirildiği, bu nedenle anılan faturanın ve dayanağı olan Sistem Kullanım Anlaşmaları'nın 2. maddesinin 2. fıkrası ve 9. maddesinin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı; ... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararıyla, davanın reddine karar verildiği; bu karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nce verilen ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararla istinaf başvurusunun reddine, 2577 sayılı Kanun'un değişik 46. maddesi uyarınca otuz gün içinde Danıştay'a temyiz yolu açık olmak üzere karar verildiği; bunun üzerine davacı tarafından temyiz başvurusunda bulunulduğu anlaşılmaktadır.
Bölge idare mahkemelerinin hangi davalar hakkında verdikleri kararların temyiz edilebileceği 2577 sayılı Kanun'un 46. maddesinde tahdidî olarak sayılmış olup, dava konusu 26/04/2012 ve 30/04/2013 tarihli Sistem Kullanım Anlaşmaları'nın 2. maddesinin 2. fıkrası ve 9. maddesinin iptali isteminin, düzenleyici ve denetleyici Kurul tarafından alınan kararlardan olmadığı dikkate alındığında, Bölge İdare Mahkemesi'nce istinaf başvurusu üzerine verilen kararın kesin olduğu sonucuna varılmıştır.
Öte yandan, konusu para ile ölçülebilen davalara ilişkin olarak idare mahkemelerince verilen kararlara karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, bölge idare mahkemelerince verilen kararların temyize tabî olup olmadığının, istemde bulunulan parasal tutarın bölge idare mahkemelerince karar verildiği tarihteki temyiz sınırının altında olup olmadığına göre belirlenmesi gerekmektedir.
2577 sayılı Kanun'un 46 ve Ek 1. maddeleri ile 474, 484 ve 503 sıra no'lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleri dikkate alınarak yapılan hesaplama neticesinde, konusu para ile ölçülebilen davalarda temyiz sınırının, bölge idare mahkemelerince 2016 yılında verilen kararlar için 100.000,00-TL; 2017 yılında verilen kararlar için 103.000,00-TL; 2018 yılında verilen kararlar için 117.000,00-TL; 2019 yılında verilen kararlar için 144.000,00-TL; 2020 yılında verilen kararlar için ise 176.000,00-TL olduğu tespit edilmiştir.
Bu durumda, davacı şirket adına tahakkuk ettirilen 47.892,47-TL tutarındaki sistem kullanım ceza faturasının iptali istemi, 2020 yılı için miktar itibarıyla öngörülen temyiz sınırı olan 176.000,00-TL'nin altında kaldığından, Bölge İdare Mahkemesi'nce istinaf başvurusu üzerine verilen kararın bu istem yönünden de kesin olduğu sonucuna varılmıştır.
Bu itibarla, istinaf incelemesi üzerine kesinleşen kararlar aleyhine temyiz isteminde bulunulması hukuken mümkün olmadığından, ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nce verilen ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı karara yönelik temyiz isteminin incelenemeyeceği kuşkusuzdur.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
2. Bölge İdare Mahkemesi'nce, kesin olarak verilen karara karşı temyiz yolunun açık olduğu belirtilerek davacının yanlış yönlendirilmesi nedeniyle temyiz başvuru ve karar harçları toplamı olan ... -TL'nin istemi hâlinde davacıya iadesine; posta giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
3. Dairemiz kararının bir örneği Mahkeme'ce ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'ne gönderilmek üzere dosyanın ... İdare Mahkemesi'ne gönderilmesine, 2577 sayılı Kanun'un 48. maddesinin yedinci fıkrası uyarınca kesin olarak 08/11/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.